Norveç’te bir kanalizasyon borusunun onarımı için yapılan kazılarda runik yazıtlı bir oyun parçası oraya çıktı: “siggsifr”
Geçen yıl Norveç’teki Trondheim’da eski bir kanalizasyon borusunun onarılması gerekiyordu. Muhtemel arkeolojik objeleri kurtarmak için yapılan son dakika kazısı, şaşırtıcı ve nadir bir sonuç verdi: Runik yazıtlı bir oyun taşı.
Kazılan alan sadece dört metre uzunluğundaydı ama çok derin olduğu ortaya çıktı.
Arkeologlar, günümüz yüzeyinin 3,8 metre altında MS 1000-1150 yıllarına tarihlenen huş ağacı kabuğu buldular. Biraz daha yukarıda MS 1030-1180 yıllarına tarihlenen bir kömür tabakası buldular.
(İlgili: Bilinen En Eski Runik Yazıtlı Taş Norveç’te Bulundu)
Sabuntaşından yapılmış oyun parçası ise bu iki katman arasında bulundu.
Norveç Kültürel Miras Araştırma Enstitüsü’nden (NIKU) arkeolog Dag-Øyvind Solem, “Bulgu, daha önce runik yazıtlı yalnızca iki objenin bulunduğu Trondheim için alışılmadık bir durum.” diyor.
Dikkatlice planlanmış bir parça
Oslo’daki NLA University College’da doçent olan Runologist Karen Langsholt Holmqvist, oyun parçasının üzerinde gerçekten runik yazıtlar olduğunu doğruladı.
Holmqvist daha önce Norveç ve İskoçya’da runik yazıtlar üzerinde çalışmış ve doktora tezini eski grafitilerin bize Orta Çağ insanları hakkında neler söyleyebileceği üzerine yazmıştı.
Holmqvist, “Oyun parçasına ilk baktığınızda, düzensiz bir geometrik desene, belki de bir kar kristaline benzeyen görüntüsü var gibi görünebilir. Ancak parçayı daha yakından incelediğimde, çizgilerin rastgele desenler değil, titizlikle planlanmış runik yazıtlar olduğunu görebiliyordum.” diyor.
“Yazıt, oyun taşının üzerindeki girintileri takip ediyor ve bu yüzden biraz garip ama bunların runik olduğuna şüphe yok.”
Parçayı mikroskopta inceleyen Holmqvist ayrıca, bu yazıtları kim yaptıysa kılavuz çizgileri çizdiğini de keşfetti. Bu da yazıtın yuvarlak oyun taşının şeklini takip etmek için iyi planlandığını öne sürüyor.
Parçanın üzerinde yazıtların olmadığı alanlarda, yazan kişi dekoratif bir desen oluşturmuş.
Savaş kardeşi?
Araştırmacılara göre yazı oldukça net ve “siggsifr” yazıyor.
Holmqvist, “Bunlar gibi küçük parçaların üzerine isim yazmak oldukça yaygındı. Sig hecesi, hem kadın hem de erkeklerde kullanılan birçok ismin yaygın olarak bilinen bir başlangıcını oluşturuyor. Sigurd, Sigbjørn, Sigfrid ve Sigrid gibi birçok isim vardı.” diyor.
Holmqvist, parçanın üzerinde yazan isim “r” ile bittiği için bunun erkek olduğunu varsayıyor.
Sifr kelimesi, İskandinav dilinde metaforik veya şiirsel bir kelime anlamına gelen bir heiti’dir. Sifr kardeş demek. Sig- ise savaş anlamına geliyor.
Holmqvist, “Yani belki de bu, ‘savaş kardeşi’ anlamına gelen, şimdiye kadar bilinmeyen bir isimdi.” diyor.
Bu isim, oyun taşını yapan kişiye veya oyunun sahibine ait olabilir.
Arkeolog Solem başka bir açıklama öneriyor – bu taş bir kral satranç taşı olabilir. “Belki de bu, satranç oyuncusunun “savaştaki kardeşi”dir? Ne de olsa, silahların genellikle isimleri var, öyleyse neden bir oyun parçası olmasın?”
Science in Norway. 20 Haziran 2023.
You must be logged in to post a comment Login