Soyu tükenmiş kuzenlerimiz Neandertaller, genellikle akılsız vahşi yaratıklar olarak nitelendiriliyor. Peki bu gerçekten doğru mu?
Neandertaller zorlu dönemlerden geçti. Erken insanlar onların yok olmasında rol oynadı, ancak hikâye burada bitmedi. Daha sonra insanlar Neandertallerin adını sözlüklerde “aptal” anlamında kullanarak onlara bir darbe daha vurdu.
Peki, Neandertaller gerçekten akılsız, sopayla gezen tipler miydi ve daha çekici, zeki ve çevik Homo sapiens tarafından mı alt edildiler? Yoksa bu, sadece bizim propagandamız mı?
Kesin olarak bildiğimiz şey, Neandertallerin bizim en yakın akrabalarımızdan biri olduğu. Sahip olduğumuz en eski Neandertal fosilleri yaklaşık 430.000 yıl öncesine dayanıyor.
(İlgili: Son Neandertal Kimdi?)
Bu hominidler, yaklaşık 40.000 yıl öncesine kadar erken Homo sapiens ile yan yana yaşadı, ardından fosil kayıtlarından kayboldular. Erken insanların, Neandertallerin yok olmasından sorumlu olduğu düşünülüyor – ancak bu yok oluşun şiddet mi, yoksa cinsel birleşme yoluyla mı gerçekleştiği belirsizliğini koruyor.
Son yıllarda paleoantropolojideki gelişmeler, Neandertal beyninin muhtemel yapısına dair daha net bir görüş sunuyor. Neandertal beyninin boyutu, insan beyniyle yaklaşık aynı büyüklükteydi ya da daha büyüktü, ancak şekil olarak farklıydı. 32 modern insan ve 13 Neandertal kafatası üzerinde yapılan bir araştırma, Neandertallerin beyninde görme ile ilgili daha büyük alanlar olduğunu öne sürüyor.
Neandertallerin, modern insanlardan daha büyük gözleri vardı. Ayrıca, daha büyük bedenleri, hareket kontrolü için daha fazla beyin alanı gerektiriyordu. Bu çalışmanın yazarları, bu durumun Neandertallerin karmaşık sosyal işleme yeteneklerini kısıtladığını ve daha zayıf sosyal gruplar oluşturabilme ihtimaline yol açtığını öne sürdü.
Başka bir analiz, Neandertallerin “ilkel” olarak tasvir edilmesinin, onları haksız bir şekilde modern insanlarla karşılaştırmaktan kaynaklandığını iddia ediyor. Bu, 18. yüzyıl insanlarının TikTok çekemedikleri için zeki olmadıklarını söylemekle eşdeğer olurdu.
Daha adil bir karşılaştırma yapan bir başka analizde, Neandertaller ile erken Homo sapiens’in beyinlerinin 3B rekonstrüksiyonları geliştirildi. Modeller, Neandertal beyninde daha küçük bir beyincik olduğunu ortaya koydu, bu da bilişsel ve sosyal işlevlerini azaltmış olabilir.
Bu çalışmalar, Neandertal beynine dair doğrudan bir içgörü sağlamaktan ziyade, fosil kemik yapılarından çıkarım yapıyor. Çünkü elimizde inceleyebileceğimiz bir Neandertal beyni yok. Bu, biyologların Neandertal zihnini yeniden yapılandırma çabalarına engel olmadı. Almanya’da bir mağarada Neandertal DNA’sının bulunması bu süreci kolaylaştırdı.
Science dergisinde yayımlanan bir çalışmada, antik DNA örneklerinden bir Neandertal geni çıkarıldı ve bu gen fare, gelincik beyinlerine ve insan kök hücrelerinden yapılan “mini-beyin” organoidlerine eklendi. Neandertal DNA’sı ile oluşturulan beyinlerde, yeni beyin hücrelerinin gelişimi sırasında daha yavaş oluştuğu görüldü. Bu durum, Neandertallerin Homo sapiens’e kıyasla daha düşük bilişsel bir zirveye sahip olabileceğini gösteriyor.
Bu son çalışmanın yazarları, yenilikçi yaklaşımlarının bile Neandertallerin azalmış bilişsel işlevine yalnızca bir işaret sunduğunu belirtiyor. Neandertaller, erken insanlar tarafından kesinlikle geride bırakıldılar, ancak Neandertal zekâsını popüler kültürde yıllarca alaya almamızı destekleyecek bilimsel kanıtlardan hâlâ yoksunuz.
IFL Science. 5 Ekim 2024.
İtalya’daki Definecilerden Etrüsk Prenses Eserleri Ele Geçirildi
Hollywood’un Roma Gladyatörleri Hakkında Doğru ve Yanlışları
Avrupa’nın En Yüksek Rakımdaki Petroglifleri Alplerde Bulundu
Keçi-Balık Petroglifi, Oğlak Burcunun Mısır’daki Kökenini Gösteriyor
Afyon’daki Aslankaya Anıtı’nın 2.600 Yıllık Yazıtı Nihayet Çözüldü
Hollywood’un Roma Gladyatörleri Hakkında Doğru ve Yanlışları
You must be logged in to post a comment Login