Modern Hayvan Yaşamının Kökenleri Deltada Olabilir

Yeni araştırmalar, bugün yaşayan birçok hayvan türünün atalarının, şu anda Çin’de bulunan bir deltada yaşamış olabileceğini gösteriyor.

Kambriyen Patlaması, 500 milyon yıldan daha uzun bir süre önce, günümüz hayvanlarının (insanlar dahil) çoğu gibi merkezi bir çizgi boyunca simetrik olan bilateral simetrili türlerin hızla yayıldığını gördü.

Çin’in güneybatısındaki Yunnan kentinde bulunan 518 milyon yıllık Chengjiang Biyotası, şu anda bilim tarafından bilinen en eski hayvan fosili gruplarından biri ve Kambriyen Patlamasının önemli bir kaydı.

Burada çeşitli solucanlar, eklembacaklılar (yaşayan karideslerin, böceklerin, örümceklerin, akreplerin ataları) ve hatta en eski omurgalılar (balıkların, amfibilerin, sürüngenlerin, kuşların ve memelilerin ataları) dahil olmak üzere 250’den fazla türün fosilleri bulundu.

(İlgili: Dünyadaki Hayvan Yaşamının İlk Kanıtı Bu Sünger Fosili Olabilir)

Yeni çalışma, ilk kez bu ortamın fırtına sellerinden etkilenen sığ deniz, besin açısından zengin bir delta olduğunu ortaya koyuyor.

Bölge şu anda dağlık Yunnan Eyaletinde karada bulunuyor, ama ekip, geçmiş çevrede deniz akıntılarının kanıtlarını gösteren kaya çekirdeği örneklerini inceledi.

Exeter Üniversitesi ve Yunnan Üniversitesi’nde bir paleobiyolog olan kıdemli yazar Dr. Xiaoya Ma, “Kambriyen Patlaması artık evrensel olarak gerçek bir hızlı evrimsel olay olarak kabul ediliyor, ancak bu olayın nedensel faktörleri çevresel, genetik veya ekolojik tetikleyiciler üzerine hipotezlerle uzun süredir tartışılıyor.” diyor.

“Deltaik bir ortamın keşfi, Kambriyen çift taraflı hayvan ağırlıklı deniz topluluklarının gelişmesi için olası nedensel faktörleri ve onların olağanüstü yumuşak doku korumasını anlamaya yeni bir ışık tuttu.

“Kararsız çevresel stres etkenleri, bu erken hayvanların adaptif radyasyonuna da katkıda bulunabilir.”

Yunnan Üniversitesi’nde sedimantolojik ve tafonomist olan ortak yazar Farid Salih, “Çok sayıda tortul akışın birleşmesinden, Chengjiang Biyotasına ev sahipliği yapan çevrenin, benzer hayvan toplulukları için literatürde daha önce önerilenlerden daha karmaşık ve kesinlikle daha sığ olduğunu görebiliriz.” diyor.

Yunnan Üniversitesi’ndeki diğer ortak yazar ve jeokimyacı Chang shi Qi, “Araştırmamız, Chengjiang Biyotasının esas olarak iyi oksijenli sığ su deltaik ortamında yaşadığını gösteriyor. Fırtına selleri, bu organizmaları bitişik derin oksijen eksikliği olan ortamlara taşıdı ve bugün gördüğümüz olağanüstü korumaya yol açtı.” diyor.

Saskatchewan Üniversitesi’nden bir paleontolog ve sedimantolog olan ortak yazar Luis Buatois şunları söylüyor: “Chengjiang Biyotası, başka yerlerde tarif edilen benzer faunalarda olduğu gibi, ince taneli tortularda korunur. Bu çamurlu çökeltilerin nasıl biriktiğine dair anlayışımız son 15 yılda çarpıcı biçimde değişti. Bu yeni edinilen bilginin fosilleşmiş olağanüstü koruma birikintilerinin incelenmesine uygulanması, bu çökeltilerin nasıl ve nerede biriktiğine dair anlayışımızı önemli ölçüde değiştirecektir.” diyor.

Bu çalışmanın sonuçları önemli, çünkü çoğu erken hayvanın tuzluluk oranı dalgalanmaları ve yüksek miktarda tortu birikimi gibi stresli koşulları tolere ettiğini gösteriyor.

Bu, benzer hayvanların daha derin su ve daha istikrarlı deniz ortamlarını kolonize ettiğini öne süren önceki araştırmalarla çelişiyor.

Kanada, Fas ve Grönland’da tanınmış diğer istisnai koruma alanlarını inceleyen Saskatchewan Üniversitesi’nde bir paleontolog olan M. Gabriela Mángano, “Bu hayvanların bu kadar stresli bir çevresel ortamla başa çıkabildiğine inanmak zor.” diyor.

İnce taneli sistemlerde uzmanlaşmış Saskatchewan Üniversitesi’nde doktora sonrası araştırmacı olan Maximiliano Paz, “Tortu çekirdeklerine erişim, Chengjiang bölgesinin yıpranmış yüzeylerinde genellikle anlaşılması zor olan kayadaki ayrıntıları görmemizi sağladı.” diyor.

University of Exeter. 23 Mart 2022.

Makale: Saleh, F., Qi, C., Buatois, L.A. et al. (2022).  The Chengjiang Biota inhabited a deltaic environment. Nat Commun 13, 1569.