Maya Başkentinin Çöküşü, Kuraklıkla İlişkiliydi

Uzun süren kuraklık, Mayaların Yucatán Yarımadası’ndaki başkenti Mayapan’da sivil çatışmayı körüklemiş ve siyasi çöküşe neden olmuş olabilir.

Mayapan’daki Kukulkan Tapınağı. C: Wikimedia Commons

Mayapan, 13. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar yaklaşık 20.000 Mayalıya başkent olarak hizmet etti, ancak karşı görüşten bir siyasi grup olan Xiu’nun güçlü Cocom ailesini katletmesinin ardından çöktü ve terk edildi. Kapsamlı tarihsel kayıtlar bu çöküşü 1441 ile 1461 arasında bir zamana tarihlendiriyor.

Ancak yeni kanıtlar, önceki yüzyıldaki kuraklığın kentin çöküşünde önceden bilinenden daha büyük bir rol oynamış olabileceğini gösteriyor. Çalışmanın yazarları, insanlık gelecekte artması beklenen iklim değişikliğiyle boğuştuğu için bu durumun günümüzle ilişkilendirilebilir olduğuna dikkat çekiyorlar. 

Araştırmacılar, şiddet kanıtları bulmak için tarihi kayıtları incelediler ve o dönemden kalan insan kalıntıları üzerinde travmatik darbe izleri aradılar. 

(İlgili: Mayalar, Hükümdarların Küllerini Toplara Dönüştürüyordu)

Arkeolog Marilyn Masson, kendisi ve ekibinin şehrin dört bir yanındaki anıtsal yapılarda derin olmayan toplu mezarlar ve katliam kanıtları bulduğunu söylüyor.

Masson, “Bazıları leğen kemiklerinde ve göğüs kafeslerinde bıçak darbeleriyle yere serilmişti ve diğer iskelet kalıntıları da doğranıp yakılmıştı. Sadece cesetleri parçalayıp yakmakla kalmamış, aynısını tanrılarının heykellerine de yapmışlardı.” diyor.

Ancak bu, araştırmacılar için en şok edici keşif değildi.

Bu keşif, araştırmanın baş yazarı Douglas Kennett’in, gelişmiş bir radyokarbon tarihleme teknolojisi olan hızlandırıcı kütle spektrometrisini kullanarak, iskeletleri tarihlendirmesiyle ve bunların, şehrin 15. yüzyılın ortalarındaki çöküşünden 50 ila 100 yıl önceye tarihlendiğini belirlemesiyle geldi.

Masson, “Sonra, neden diye sormaya başladık. Çünkü bu, arkeolojinin tarihte anlatılmayan bir şeyi ortaya çıkardığı bir durum.” diyor.

Kentin 1458 civarındaki şiddetli çöküşüne dair birçok etno-tarihsel kayıt mevcut. Ancak bundan 100 yıl kadar öncesine olan tarihlenen katliam kanıtı, o zaman zarfında uzun süreli kuraklık olduğunu tespit eden iklim verileriyle birlikte, ekibin çevresel faktörlerin de yaşananlarda bir rol oynamış olabileceğinden şüphelenmesine neden oldu.

Mayapan haritası. A) Konut komplekslerini, savunma duvarını, resmi kapıları ve iskelet örneklerinin (kırmızı noktalar) yerlerini gösteren şehir planı. B) önceki araştırmalar sonucu elde edilen kapı ve duvar düzeni. C) Mayapan’ı çevreleyen katmanlı çift duvarlı yapının kesiti. MB) toplu mezar. C: Douglas J. Kennett et al. 2022.

Paleoiklim bilimciler, yakınlardaki mağaralardaki kalsit yataklarına dayanan bir tarihleme yöntemini kullanarak o döneme ait yıllık yağış seviyelerini hesapladılar ve 1300’ler boyunca bir kuraklaşma eğilimi olduğunu buldular. Araştırmacılar, özellikle bir kuraklık dönemi ile 1350’den 1430’a kadar ciddi bir nüfus düşüşü arasında önemli bağlantılar buldular. 

Mayalar, büyük ölçüde yağmurla beslenen mısıra bağımlıydı ancak herhangi bir uzun vadeli tahıl depoları yoktu. Araştırma, yağış seviyelerinin gıda üretimi üzerindeki etkilerinin insan göçü, nüfus azalması, savaş ve siyasi güçteki değişimler üzerinde etkili olduğunu gösteriyor. 

Masson, “Kuraklık sosyal çatışmaya neden oluyor fakat şiddetin meydana gelebileceği koşulları yaratıyor.” diyor.

Araştırmanın yazarları, Cocom’a ölümcül saldırılar düzenleyen Xiu’nun kuraklığı ve kıtlığı 1300’lerde Mayapan’da kitlesel ölümlere ve şehirden göçe yol açan huzursuzluk ile birlikte isyanı kışkırtmak için kullanmış olabileceğini düşünüyorlar. 

Masson, “Bence buradan çıkaracağımız ders, zorlukların en kötü şekilde politize edilebileceği. Bu durum acımasızlık için fırsatlar yaratır ve insanların birbirlerine vahşi tutumlar takınmasına neden olabilir.” diyor.

Ancak yazarlara göre, bu kuraklık ve huzursuzluk döneminin ardından, 1400 civarındaki sağlıklı yağış seviyelerinin yardımıyla şehir kısa bir süreliğine de olsa düzelir gibi oldu.

Masson, “Mayapan kendini biraz toparlamışken 1420’de kuraklık tekrar kendini gösterdi. Henüz toparlanacak vakit bulamamışlardı ve ortam hala gergindi, şehrin yönetimi böyle bir krizi daha kaldıramazdı.” diyor.

Dünyanın bazı bölgelerinde gıda yetersizliği, sosyal huzursuzluk ve kuraklık kaynaklı göç büyük endişe kaynağı olmaya devam ederken Masson, diğer imparatorlukların çevresel zorluklarla nasıl başa çıktıklarında çıkarılabilecek dersler olduğunu söylüyor.

“Örneğin Aztekler, 1454 yılında feci bir kuraklığın körüklediği meşhur “Bir Tavşan Kıtlığı”ndan sağ çıktılar. İmparator, halkı beslemek için başkentin yiyecek depolarını kullandı ve bu kaynak tükendiğinde onları kaçmaya teşvik etti. Birçoğu, koşulların daha iyi olduğu Körfez Kıyısında kendilerini köle olarak sattı, ancak sonunda özgürlüklerini satın alıp başkente döndüler ve imparatorluk hiç olmadığı kadar güçlendi.”

Masson’a göre imparatorluğun toparlanmasını sağlayan şey Aztek imparatorunun kullandığı bu yöntemdi.

Çalışmadan çıkan sonuç, Yucatan Yarımadası’ndaki insanların kuraklığa verdiği tepkinin karmaşık olduğunu gösteriyor. Kuraklık bir taraftan Mayapan’da sosyal sıkıntılar ve kurumların çökmesine neden olsa da şehir çöküşünden sonra bile, merkezi yapı yok olsa da, küçük yerleşimler, ticaret üzerindeki geçici etkiler ve devam eden askeri çatışmalar, 16. yüzyılın başlarında Avrupalıların karşılaştığı küçük Maya devletlerinden oluşan dirençli bir ağ olarak varlığını sürdürdü. Gelecekteki iklim değişikliği karşısında iç düzeni ve barışı korumak için tasarlanmış modern devlet kurumlarının potansiyel başarısını veya başarısızlığını değerlendirmek açısından bu sonuçlar önemli.


University at Albany. 20 Ağustos 2022.

Makale: Kennett, D.J., Masson, M., Lope, C.P. et al. (2022). Drought-Induced Civil Conflict Among the Ancient Maya. Nat Commun 13, 3911.

You must be logged in to post a comment Login