Kuzey Amerika’daki İlk İnsanlar Hangi Dili Konuşuyordu?

Her Kuzey Amerika dili, Amerika’ya sırasıyla 24.000 ve 14.000 yıl önce getirilen iki eski Sibirya ana dilinden biriyle ilişkilendirilebiliyor.

Tüm Kuzey Amerika dillerinin izi Sibirya’ya kadar sürülebiliyor. C: Pixabay

Dünya üzerinde insanların yaşadığı son kıta olmasına rağmen (Antarktika hariç), Amerika kıtasının şimdiye kadar konuşulan tüm dil ailelerinin yaklaşık yarısına ev sahipliği yaptığı düşünülüyor. Bu lehçeleri tarihöncesi köklerine kadar takip eden yeni bir çalışmanın yazarı, her Kuzey Amerika dilinin sırasıyla 24.000 ve 14.000 yıl önce Amerika’ya getirilen iki eski Sibirya ana dilinden birine bağlanabileceğini ortaya koydu.

Kuzey Amerika topraklarında İngilizce, İspanyolca, Fransızca ya da Hollandaca’nın ilk kelimelerinin telaffuz edilmesinden binlerce yıl önce, kıta yaklaşık 200 ayrı dil ailesinin sesini barındırıyordu ve bu da onu inanılmaz derecede sözlü çeşitliliğe sahip bir bölge haline getiriyordu. Bu yerel dillerden ilkinin, Pleistosen’in sonlarında buzullaşmanın Sibirya’dan Alaska’ya bir geçit açmasıyla ithal edildiği düşünülse de, bu dilin yıllar içinde nasıl yayıldığı ve geliştiği anlatılması zor bir hikaye.

(İlgili: Rapa Nui’deki İlk İnsanlar, Güney Amerika ile Temas Halindeydi)

Berkeley’deki California Üniversitesi’nden ünlü dilbilimci Johanna Nichols, bu sözlü tarihi çözmek amacıyla, tüm dil ailelerini ve kıtanın tüm coğrafi aralığını kapsayan 60 farklı Kuzey Amerika dilinin anlamsal özelliklerini karşılaştırdı. Nichols, bu dilleri gruplandırmak için “aileler, bölgeler ya da temel türler için iyi birer belirteç olduğu bilinen ya da olması muhtemel 16 dilbilimsel yapısal özelliğe” baktı.

Bu özelliklere örnek olarak, cinsiyetlendirilmiş isimler, sayı sınıflandırıcıları ve birinci tekil şahıs zamirinin ilk sessiz harfinin “n”, ikinci tekil şahıs zamirinin ise “m” olduğu n-m zamirleri verilebilir.

Sonuç olarak Nichols, tüm dillerin izini, 24.000 ve 15.000 yıl önce gelen iki Sibirya göçmen dalgasıyla Kuzey Amerika’nın batı kıyısında beliren iki kurucu popülasyona kadar sürebildi. Buzullaşmanın Columbia Nehri’nin kuzeyinde insan iskanını imkansız hale getirdiği bir dönemde, bu iki yeni gelen grup Kaliforniya ve Oregon’da karışarak ilk farklı Amerikan dilleri grubunun ortaya çıkmasına neden oldu.

Nichols’a göre bu dil, n-m zamirlerinin belirgin kullanımıyla dikkat çekiyor ve yaklaşık 14.000 yıl önce buzsuz bir koridorun oluşmasının ardından ilk iç kesimlerdeki topluluklar arasında ortaya çıkan ikinci Sibirya dil türünün gelişinden önceye ait. Eklerin üst üste dizilmesiyle cümle benzeri kelimelerin oluşturulabildiği çoklu sentez ile karakterize edilen bu ikinci kurucu nüfus, MÖ 10.000’den önce Kuzey Amerika’nın bazı bölgelerini iskan eden ünlü Clovis kültürünün konuştuğu dillerin ortaya çıkmasını sağlamıştı.

Bu dilleri konuşanlar daha sonra yaklaşık 12.000 yıl önce Sibirya’dan gelen dördüncü bir dalga ile karışarak, sonuçta Kaliforniya ve Oregon’da konuşulanlardan farklı bir dil ailesinin ortaya çıkmasına neden oldu ve Kuzeybatı Pasifik’teki ilk yerleşimcilerin ortak dili haline geldi.

Genel olarak Nichols, yapısal profillerin, dilsel olarak farklı ve kendi içinde çeşitlilik gösteren iki eski Sibirya dilsel popülasyonunun, Amerikan popülasyonunun temelini oluşturduğunu ima ettiği sonucuna varıyor.

Şaşırtıcı bir şekilde Nichols, kurucu diller arasındaki baskın yapısal özelliklerin hâlâ modern dil popülasyonlarına yansıdığını yazıyor. Bu, Kuzey Amerika dillerinin yayılımının, bu giriş koridorlarının açılmasına yol açan eski buzullaşma olayları tarafından belirlenmeye devam ettiği anlamına geliyor.


IFL Science. 1 Nisan 2024.

Makale: Nichols, J. (2024). Founder effects identify languages of the earliest Americans. American Journal of Biological Anthropology, e24923.

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Tarih bölümü mezunu. Antik Çağ Tarihinde yüksek lisans yapıyor.

You must be logged in to post a comment Login