Yeni bir çalışma, kalıntıları Danimarka’daki bir bataklıkta bulunan ünlü Tollund Adamı’nın, MÖ 400’de gerçekleşen şiddet dolu ölümünden kısa bir süre önce yulaf lapası ve balıktan oluşan bir öğün ile beslendiğini ortaya çıkardı.
Tollund Adamı’nın kalın bağırsak parçası üzerinde çalışan araştırmacılar; bataklıkta korunmuş antik bir vücutta tenya bulunduğuna dair ilk vakadaki gibi Tollund Adamı’nın da kamçılı solucanlar ve mide solucanlarından kaynaklanan parazit enfeksiyonlarına sahip olduğunu fark ettiler.
Danimarka’daki Silkeborg Müzesi’nde araştırma başkanlığı yapan ve çalışmanın liderliğini üstlenen Arkeolog Nina Nielsen, “Tollund Adamı’nın son yemeğinin rekonstrüksiyonunu o kadar detaylı bir şekilde yaptık ki isteyenler bu yemeği şimdi de yapabilir.” diyor. “Bu oldukça etkileyici çünkü 2.400 yıl önce var olan şeylere çok yaklaşıyorsunuz.”
(5300 Yıllık Buzadam Ötzi’nin Son Yedikleri Tespit Edildi)
Antik adamın kalıntıları 1950 yılında, Tollund köyü yakınlarında yaşayan ve turba bataklığında yakıt bulmak için kazı yapan bir aile tarafından bulundu. Silkeborg Müzesi tarafından aktarılanlara göre adamın vücudu -ve boynuna dolanan ip- o kadar iyi korunmuştu ki aile, adamın yakın zamanda gerçekleşmiş bir cinayetin kurbanı olabileceğini düşündü ve polisi aramaya karar verdi.
Fakat kısa bir süre sonra Tollund Adamı’nın çok daha uzun bir süre önce yaşadığı ve turba bataklığının düşük oksijen seviyeli doğasının adamın kalıntılarını muhafaza ettiği anlaşıldı. Yıllar içinde yapılan çalışmalar; adamın, Danimarka’da Erken Demir Çağı’nın başlangıcında yani MÖ 405 ile MÖ 380 yılları arasında öldüğünü ve muhtemel bir insan kurban etme töreni sırasında öldüğü sırada 30 ile 40 yaşları arasında olduğunu tespit etti. Tollund Adamı asılmış ve bir turba çukuruna uyku pozisyonunda yerleştirilmişti; araştırmacıların çalışmada belirttikleri üzere bu, “olağan dışı bir yaklaşım biçimi”ydi çünkü o dönemde ölen insanların çoğu yakılıyor ve kurak alana gömülüyordu.
1951 yılında Tollund Adamı’nın bağırsağı üzerine yapılan bir çalışma, adamın son yemeğinde yulaf lapası yediğini ortaya çıkardı. Bağırsağı inceleyen yöntemler o zamandan bu yana geliştiği için araştırmacılar Tollund Adamı’nın son birkaç lokmasına yeniden göz attılar.
Son Yemek
Daha önce Tollund Adamı’nın kalın bağırsağının kesilip muhafaza edilmiş bir parçasını inceleyen ekip, 1951’de yapılan çalışmanın büyük oranda doğru olduğunu fakat yemeğin malzemelerinin oranları da dahil olmak üzere birkaç noktayı gözden kaçırdığını anladı.
Yeni analiz; ağırlık baz alındığında yulaf lapasının yüzde 85’inin arpa (Hordeum vulgare), yüzde 9’unun söğüt otu adı verilen bir ot (Persicaria lapathifolia) ve yüzde 5’inin keten (Linum usitatissimum) olduğunu gösterdi. Kalan yüzde 1 ise çeşitli tohumları içeriyordu: Kişniş otu (Spergula arvensis) ve hardal ailesinin zevk altını olarak bilinen ketencik (Camelina sativa) ile bataklık söğüt otu (Epilobium palustre), hasır otu (Juncus conglomeratus/effusus) ve bataklık menekşesi (Viola palustris) gibi üç farklı sulak alan bitkisi. Ekip, tüm bunlara ek olarak arpa, çimen ve açık kurak alan bitkilerine ait polenler de buldu.
Araştırmacılar çalışmalarında, arpa ve ketenin farklı mevsimlerde yetiştiğini, dolayısıyla söğüt otunun tohumlarının arpa mahsulü ile birlikte hasat edilmiş olması gerektiğini söylüyor. Nielsen ise “Çiftçiler tahılları temizleyip elediklerinde, bu tahılların yanında toplanan -söğüt otu gibi- otların küçük tohumları da dökülür. Fakat görünüşe göre Tollund Adamı’ının durumunda -küçük kömür parçaları, yulaf lapasının kilden yapılmış bir kapta piştiğini gösteren kömürleşmiş yemek kalıntıları ve kum tanelerinin dahil olduğu- bu döküntüler, muhtemelen bir ritüel uygulaması olarak yulaf lapasına eklenmiş.” diyor.
Yapılan kimyasal analiz ile protein analizi, Tollund Adamı’nın ölmeden 12 ila 24 saat önce yulaf lapası ile birlikte yağlı bir balık yediğini açığa çıkardı. Danimarka’daki Demir Çağı insanlarının balık yediği bilinse de balık, o zamanlar beslenme düzeninin büyük bir parçası değildi. Nielsen, “Bunlara ek olarak yürütülen analizler ise Tollund Adamı’nın muhtemelen çiğ ya da az pişmiş et yemesinden ve kirli su içmesinden kaynaklanan parazit yumurtaları tespit etti.” diyor.
Tollund Adamı’nın ölümüne yol açan koşullar gizemini koruyor fakat adamın son yemeği, bazı ipuçları saklıyor.
“Tollund Adamı’na dair yorumumuz, onun ayinsel olarak kurban edildiği yönündeydi.” diyor Nielsen. “Demir Çağı’nın bu döneminde sulak alanları ayinsel aktiviteler için kullanmak oldukça yaygındı.” Daha önceki bir analiz, Tollund Adamı’nın büyük ihtimalle nefes alamama sonucu boğulma nedeniyle öldüğünü, boynunun kırık olmadığını ortaya çıkarmıştı. Nielsen şunu belirtiyor: “Belki de Tollund Adamı asılmadan önce adamın son yemeğinin yedirilmesi de dahil olmak üzere bir dizi ritüel gerçekleştirilmişti.”
Araştırmaya dahil olmayan fakat bu araştırmaya benzeyen ve 5.300 yıl önce Alplerde yaşamış Ötzi’nin son yemeğini konu alan bir araştırma yapan, Eurac Araştırma Merkezi Mumya Çalışmaları Enstitüsü Başkanı Albert Zink, “Bu çalışma, Demir Çağı Danimarka’sında beslenme düzeni ile yemeklerin hazırlanışı konusundaki bilgilerimizi genişletiyor.” diyor ve ekliyor:
“Çalışma, bilimsel yöntemler devamlı olarak geliştikçe ve yeni bilgiler eklendikçe bu tür numunelerin yeniden incelenmesinin önemli olduğunu gösteriyor. Örneğin bu çalışma sayesinde Tollund Adamı’nın büyük ihtimalle balık ve et tükettiğini öğrendik.”
Live Science. 22 Temmuz 2021.
Makale: Nielsen, N., Henriksen, P., Mortensen, M., Enevold, R., Mortensen, M., Scavenius, C., & Enghild, J. (2021). The last meal of Tollund Man: New analyses of his gut content. Antiquity, 1-18.
You must be logged in to post a comment Login