Kıbrıs’taki muazzam bir tümülüsü kazan arkeologlar, tümülüsün altında çok daha eski bir yapıyı açığa çıkardı: bir savunma duvarının parçası.
Laona Tümülüsü adıyla bilinen büyük tümülüs, 100 metrelik uzunluğu ve 60 metrelik genişliği ile bir futbol sahasından daha büyük olmakla birlikte, muhtemelen MÖ 3. yüzyılda, Büyük İskender’in varisleri Kıbrıs’ın hakimiyeti ve imparatorluğun engin toprakları için savaşırken inşa edilmişti. Araştırmacılar son on yıldır tümülüsü aşamalı bir şekilde kazıyorlar ve dijital olarak belgeliyorlardı. Fakat yeni bir keşifte arkeologlar, tümülüsün aslında kendisinden daha da eskiye -MÖ 5. yüzyıla- tarihlenen çökmüş bir sur üzerinde yükseltildiğini öğrendiler.
(İlgili: Kuzey Kıbrıs Kıyı Şeridinde Antik Mısır Çapası Bulundu)
Kıbrıs’taki eski insanlar kale duvarını kum, silt, kil ve Kıbrıs’a tümülüsün inşası için başka bir yerden getirdikleri kırmızı toprağı kullanarak oluşturdukları 13.700 metreküplük gevşek zemin altına gömmüşlerdi. Laona Kalesi, bu tümülüs altında oldukça iyi korundu. Kıbrıs Üniversitesi Eski Eserler Bölümü’ne göre kalenin günümüze kadar 6 metrelik yüksekliğini korumayı başaran kuzey köşesi, Kale’yi “Kıbrıs Krallıkları Dönemi”nin en dikkate değer anıtlarından biri haline getiriyor.
Kıbrıs Eski Eserler Bakanlığının 13 Ağustos’ta yaptığı açıklamaya göre bu kalıcı mega-anıtın altında çökmüş bir surun beklenmedik keşfi sayesinde Laona’nın Kıbrıs arkeolojisinde eşi benzeri bulunmayan iki anıtı bir araya getirdiği ortaya çıktı.
Tümülüs, MÖ 12. yüzyıla tarihlenen bir antik alan olan Aphrodite Tapınağı’nın 1 kilometre kuzeydoğusunda konumlanıyor. Dublin Trinity Üniversitesinden -çalışmaya dahil olmayan- Antik Görsel ve Materyal Kültür Bölümü Öğretim Üyesi Giorgos Papantoniou, “Tümülüs her zaman gözle görülebilir vaziyetteydi fakat yerel halk tümülüsün doğal bir tepecik olduğunu düşünüyordu.” diyor. “Tümülüsün yapay bir tepe olduğunun jeolojik tespiti 2011 yılında doğrulandı.”
Ekip, 2021 yılında Geoarchaeology adlı dergide yayımladıkları çalışmada tümülüsü zaman içinde birkaç safhada inşa edilen başarılı bir mimari yapı olarak tanımladı: “Yapının ağırlığı yavaş yavaş arttıkça tümülüs, bulunduğu bölgeye yeni bir anlam katan görkemli bir fiziksel simge haline geldi.”
Yeni keşfedilen sur, Klasik Kıbrıs Dönemi’ne tarihlenmekle birlikte MÖ 4. yüzyılın sonlarında Baf adlı liman kentine hükmeden kraliyet hanedanı ile ilişkilendiriliyor. Arkeologlar, surun Laona’dan yalnızca 70 metre uzaklıktaki Hacı Abdullah Kalesi’ndeki saray ve atölye kompleksleri ile benzer fonksiyonlara sahip olduğunu ve aynı zaman dilimine tarihlendiğini belirtiyor.
Papantoniou’nun aktardıklarına göre keşif, “esas hedefi antik Baf yönetiminin başkentinin kentsel yapısının tanımlanması” olan daha büyük bir projenin bir parçası.
Eski Eserler Bakanlığı ekibi, yakın zamanda yapılan bir kazıda surun doğu kısmı ile iki antik merdiveni gün ışığına çıkardılar. Kapsamlı analizler, tümülüsün en yüksek noktası altında surun kuzeye doğru yöneldiğini açığa çıkardı. Ekip, yaptıkları açıklamada “Sur duvarı kuzeybatı yönünde alçalıyor ve mükemmel bir korunma düzeyi sergiliyor.” diyor.
5 metre genişliğindeki bu nadir savunma anıtı, işlenmemiş taşlardan oluşan iki paralel duvar arasına dizilen kalıptan çıkma kerpiçlerden oluşuyor. Kıbrıs Üniversitesinin açıklamalarına göre duvar şu anda 160 metrelik uzunluğa sahip, ayrıca duvarın iç kısmında kalan alan ise en az 1740 metrekareden oluşuyor.
Duvarın zeminine dair incelemelere göre antik insanlar bu projeyi başlatmak için zemini düzleştirmiş. Yapılan açıklamalara bakılırsa bu düzleştirilmiş zeminin üstünde kalın bir nehir çakılı tabakası, onun da üstünde çanak çömlek kırıklarından oluşan bir kırmızı toprak tabakası yer alıyor.
Bu anıtı kimin inşa ettiği ise belirsiz.
Papantoniou, “Tümülüs yerel topraklar ve maddeler ile yapılmış fakat Antik Kıbrıs’ta tümülüs inşa etmeleriyle bilinen insanlara dair herhangi bir kayıt olmadığından bu yapıyı oluşturmak için gereken uzmanlığa sahip mühendisler Kıbrıslı olmayan, belki de Makedon birileri olmalı.” diyor.
Surun -kuzey merdiveni gibi- farklı bölümlerinde yapılacak ileri düzey kazılar, güvenlik kaygıları nedeniyle şimdilik durduruldu. İleriki zamanlarda Laona Projesi, tümülüse odaklanacak. Araştırmacılar devasa tümülüsün inşasının uzman mühendisler liderliğindeki büyük ve deneyimli bir iş gücünü gerektirmiş olduğunu tahmin ediyorlar. Laona’da yapılacak daha kapsamlı araştırmalar tümülüsün mezarlık görevi gördüğünü kanıtlamaya ve tümülüsü inşa edenlerin kimler olduğunu tespit etmeye çalışacak.
Live Science. 24 Ağustos 2022.
Makale: Gkouma, M., Karkanas, P., & Iacovou, M. (2021). A geoarchaeological study of the construction of the Laona tumulus at Palaepaphos, Cyprus. Geoarchaeology, 36(4), 601-616.
You must be logged in to post a comment Login