Kehribar Fosili, Hamamböcekleri Hakkında Yeni Bilgiler Veriyor

100 milyon yıllık bir hamamböceğinin duyu organlarını incelemek, türün nasıl yaşamış olabileceğine dair yeni bilgiler sunuyor.

Kretase hamamböceği Huablattula hui’nin kehribar kaplı fosil örneğinin tamamının fotoğrafı. C: Ryo Taniguchi, et al. 2022

Hokkaido Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, kehribar olarak bilinen fosilleşmiş ağaç reçinesinde korunan bir örneğin duyu organlarını inceleyerek soyu tükenmiş bir hamamböceği türü hakkında yeni bilgiler ortaya çıkardılar.

The Science of Nature dergisinde yayımlanan bulgular, soyu tükenmiş hamamböceği türünün, ilgili canlı türlerinden daha çeşitli habitatlara ve davranışlara sahip olabileceğini düşündürüyor.

Hayvanlar, yiyecekleri, habitatları, yırtıcıları ve eşleri algılamak gibi çevreleriyle ilgili bilgileri algılamak için duyu organlarına büyük ölçüde bağımlıdır. Bu organlar bu nedenle hayatta kalmaları ve evrimleri için çok önemlidir.

(İlgili: Kehribar İçinde 99 Milyon Yıllık Hamamböcekleri Bulundu)

Hokkaido Üniversitesi Doğa Tarihi Bilimleri Bölümü’nde araştırmacı olan Ryo Taniguchi, “Fosiller, duyu organlarının çeşitliliğini ve evrimini izlemek için tek doğrudan kanıtları sağlar. Bununla birlikte, böcek organları çok küçük ve kırılgan oldukları için tortularda nadiren korunur. Bu sorunu çözmenin bir yolu, kehribardan son derece iyi korunmuş fosil materyali incelemek.” diyor.

Araştırmacılar, Huablattula hui adı verilen soyu tükenmiş bir erkek hamamböceği türünün duyu organlarını analiz etti. Yaklaşık 100 milyon yaşında olduğu tahmin edilen Myanmar’dan bir kehribar parçası içinde korunmuş bir örnek üzerinde çalıştılar.

Huablattula hui, modern hamamböceği türlerine kıyasla daha büyük gözlere (solda) ve daha az anten duyusuna (sağda, yıldız işaretleri) sahip. C: Ryo Taniguchi, et al. 2022

Hamamböceğini yüksek çözünürlükte gözlemlemek ve özelliklerini diğer türlerinkilerle karşılaştırmak için fotoğrafçılık, mikroskopi, X-ışını CT taramaları, 3B modelleme ve ince kesitler dahil olmak üzere tekniklerin bir kombinasyonunu kullandılar.

Taniguchi, “Hamamböceği örneği oldukça iyi korunmuştu ve birçok morfolojik özelliğini ince ayrıntılarla görebildik.” diyor.

Araştırmacılar, günümüzde yaşayan karanlık ortamlarda yaşayan türlerle karşılaştırıldığında, Huablattula hui’nin nispeten büyük, iyi gelişmiş gözlere sahip olduğunu buldular. Huablattula hui ayrıca koku, fiziksel temas ve sıcaklık gibi bilgileri algılamak için anteninde daha az alıcıya sahipti.

Tüm bunlar birlikte ele alındığında, bu gözlemler, orman zeminleri, mağaralar veya gece ortamları gibi karanlık habitatlarda yaşayan mevcut birçok hamamböceği türünün aksine, türün gündüzleri aydınlık ve açık ortamlarda aktif olduğunu düşündürüyor.

Ayrıca, türün anteninde, erkek peygamberdevelerinin seks feromonlarını tespit etmek için kullandıklarına benzeyen çok sayıda duyu alıcısı olduğunu buldular. Alıcıların sayısı ve düzeni, Huablattula hui’nin bunları cinsiyetler arasında iletişim kurmak için kullanmış olabileceğini düşündürüyor.

Genel olarak, bu gözlemler, 145 ila 66 milyon yıl önce Kretase döneminde yaşayan hamamböceklerinin, bugün yaşayan ilgili türlere kıyasla daha geniş bir çevre yelpazesinde yaşamış olabileceğini gösteriyor.

Bu çalışma, kehribar hayvan fosillerinin incelenmesinin, duyu sistemlerinin evrimini anlamak için güçlü bir araç olduğunu ortaya koyuyor.


Hokkaido University. 25 Ocak 2022.

Makale: Ryo Taniguchi, et al. 2021. Reconstructing the ecology of a Cretaceous cockroach: destructive and high‐resolution imaging of its micro sensory organs. The Science of Nature.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login