Yılın on birinci ayı Kasım (November), adını Latince “dokuz” anlamına gelen kelimeden alıyor. Peki neden on birinci ay? Bu konuda iki teori var, ama daha çok Romalı bürokratların unutkanlığından dem vuruluyor.
Yılın on birinci ayı Kasım (November), adını Latince “dokuz” anlamına gelen kelimeden alıyor. Eylül, Ekim ve Aralık (September, October ve December) ayları da benzer bir şekilde yedi, sekiz ve on sayılarından geliyor. Temmuz ve Ağustos (July ve August), Julius Caesar ve varisi Augustus’un adları ile özdeşleşmeden önce, beşinci ve altıncı ay anlamına gelen “Quintilis” ve “Sextilis” olarak adlandırılıyordu. Peki bu düzeni neden iki ay bozuyor?
Bunun nedeni hakkında iki teori var. İlkine göre, Roma takviminde eskiden yalnızca 10 ay bulunuyordu. Bir noktada, bunu 12 aya çıkarınca, Romalılar ocak ve şubat aylarını yılın başına ekleyerek diğer 10 ayın sıralama ve isimlerinin değişmesine sebep oldular. İkinci teoriye göre, Roma takviminde her zaman 12 ay vardı, ama Yeni Yıl eskiden 1 Mart’tı ve yılın son ayı şubat ayıydı. Ancak yüzyıllar geçtikçe, bürokratik ve politik değişimler sonucunda, Yeni Yıl tatili, takvimlerde 1 Ocak’a kadar geriledi.
(Ayların Latince İsimleri Nereden Geliyor?)
Polytechnic University of Turin’den fizikçi Amelia Carolina Sparavigna, antik Roma takvimlerinin ay döngülerinin kesin bir tablosunu oluşturmak için arkeo-astronomik çalışmalar yürüttü. İlginç bir şekilde, 10 ay teorisinde, ayların daha uzun olmadığını belirtti. Romalılar, bugün ocak ve şubat adını verdiğimiz ayları, bu aylarda tarım yapılmaması ve o dönemde takvimlerin en çok çiftçiler için geliştirilmesi nedeniyle tanımlamamışlar bile. “Kış mevsimindeki bir boşluktan sonra, yıl “Martius” (Mart) ayı ile yeniden başlıyordu.”
Ancak, Romalılar organize olmalarıyla bilinirken, neden takvime iki yeni ay ekleyerek diğer ayların isimlerinin anlamsızlaşmasına sebep oldular? Bunun cevabı, adlandırma sürecinin o günlerde politik bir çıkmaz olması olabilir. İktidar sahibi pek çok kişi, kendi kökenlerini yüceltmek için ayları yeniden adlandırmaya çalışıyordu. Örneğin, Sparavigna’ya göre, İmparator Caligula, babasını onurlandırmak için eylül ayını “Germanicus” olarak değiştirmek istedi. İmparator Domitian da ekim ayını “Domitianus” olarak değiştirmek istedi.
Ancak bunlardan hiçbiri, oldukça muhafazakar ve değişimi iyi karşılamayan Roma halkının hoşuna gitmedi. “Bu isim değişiklikleri çok kısa sürüyordu.” diyor Sparavigna. Değişime karşı bu isteksizlik aslında mantıklı; sonuçta pek çoğumuz hala bir şeyleri nasıl ölçtüğümüzle ilgili değişimi reddediyoruz. Ölçü sistemlerimiz, evrensel olmaktan oldukça uzak. Bu da, ocak ve şubat ayları ortaya atıldığında yetkililerin isimlendirme sistemini neden değiştirmediğini bir nebze açıklıyor.
Ancak herkes bu görüşte değil.
“Şahsen ben, en başta iki ayı dışarda bırakan ve kimsenin isimlendirmeye tenezzül etmediği bir boşluğu olan bir takvim oluşturmanın garip olduğunu düşünüyorum.” diyor Durham Üniversitesi’nden tarih profesörü Peter Heslin.
10 ay teorisi, aslında ilk olarak kendi mantıksız takvim düzenleri üzerine kafa yoran geç dönem Romalı düşünürler tarafından ortaya atılmış. “Bazı modern akademisyenler bu teoriye katılıyor ve Romalılar öyle dediği için öyle olduğunu söylüyor. Başkaları ise daha şüpheci çünkü bu biraz garip bir teori.” diyor Heslin.
Bunun yerine, Heslin, muhtemelen Roma takviminde 12 ayın hep var olduğunu söylüyor. Yeni Yıl, mart ayında kutlanıyor olsa da, Roma İmparatorluğu’nun bürokratik kurumları yılın başlangıcı olarak ocak ayını esas alıyordu. Günümüzde dahi, ABD gibi pek çok ülkede, vergilendirme takvimi, olağan takvimlerden farklı. “Örneğin, MÖ 153’de, Roma konsoloslarının göreve 1 Ocak’ta başlamasına karar verilmişti. Mart ayı halk için yılın başlangıcı olarak kabul edilse de, politik yıl ocak ayında başlıyordu. Bu durum netleşene kadar biraz karmaşıktı.” diyor. “Tüm bunlar spekülasyon, ama bence mart ayında kutlanan Yeni Yıl’ın geriye alınmasında yavaş yavaş artan değişiklikler etkili oldu.”
Heslin’in tahminine göre, değişim yavaş yavaş olduğu için, kimse o dönemde buna fazla dikkat etmedi. Yüzyıllar sonra, Romalı düşünürler ayların isimlerinin neden anlamsız olduğunu açıklamaya çalıştılar ve hatalı olarak, başlangıçta takvimde 10 ay olduğu sonucuna vardılar.
Live Science. 15 Kasım 2020.
You must be logged in to post a comment Login