Göbeklitepe’nin kardeşi Karahan Tepe’de; merkezde iki, çevresinde birçok dikilitaşın olduğu özel dairesel yapılardan 30 tane olabilir.
Karahan Tepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Karul, bölgede Göbeklitepe ile aynı dönemde olduğu tahmin edilen 12 noktanın bilindiğini bunlardan birinin ise Karahan Tepe olduğunu söyledi.
(Göbeklitepe’nin Kardeşi Karahan Tepe: Doç. Dr. Bahattin Çelik Röportajı)
Karahan Tepe’de yaptıkları yüzey araştırması sırasında buradaki dikili taşların Göbeklitepe ile aynı dönemde olduğunu belirlediklerini anlatan Karul, bölgenin topografik haritasını çıkararak, jeomanyetik ölçümler de yaptıklarını söyledi.
250’den fazla dikilitaş şimdiden gözüküyor
Prof. Dr. Karul, kazılara eylül ayının başında içerisinde akademisyenler ve işçilerin de bulunduğu yaklaşık 35 kişilik bir ekiple başladıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
“Hava fotoğraflarından bile burada yüzeyde gözüken dikilitaş sayısı 250’nin üzerinde. Bu dönemin yapılarına baktığımızda 12 çevrede, 2 de merkezde olmak üzere içerisinde 14 dikilitaş bulunan özel yapılar söz konusu. Böyle bir hesap yapıldığında yüzeyden görülebilen dikili taşlar 30 civarında yapının olduğunu bize söylüyor. Kuşkusuz görülebilenler bunlar ama toprak altına henüz açığa çıkarılmasını bekleyen daha fazla yapının olduğunu da ön görmek gerekir. Dolayısıyla onlarca yapı olduğunu henüz kazıya yeni başlamış olmamıza rağmen rahatlıkla söyleyebiliriz.”
Göbeklitepe ile aynı dönem
Göbeklitepe’nin “T” biçimindeki dikili taşlarla ayırt edilen yerlerden bir tanesi olduğuna ve tek bir dönemi ifade etmediğini belirten Prof. Dr. Karul, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Göbeklitepe’deki yaşam ‘T’ biçimindeki taşlardan oluşan bir dönemden de ibaret değil. Çok daha uzun bir süreci yansıtıyor, 700 – 800 yıllık bir yerleşim yahut kullanım söz konusu. Karahan Tepe’nin de bu sürenin içerisinde bir yere oturduğu kesin. Daha uzun bir süreyi kapsayabilir, öncesinden başlayabilir. Bütün bunları burada yapacağımız kazılar gösterecek ama en azından bu sürecin içerisinde önemli bir zaman aralığıyla örtüştüğünü çağdaş (aynı dönemde) olduğunu söyleyebiliriz. Bu da günümüzden 11.500 yıl öncesini ifade ediyor. Karahan Tepe’nin Tek Tek Dağları Milli Parkı içerisinde olmasının arkeolojiyle bütünleşik farklı projeler yapmaya da fırsat sağlayacağını düşünüyoruz.”
Sorular cevaplanacak
Prof. Dr. Karul, Karahan Tepe’deki dikili taşların dışında kullanılan aletlerin bu bölgede avcı – toplayıcı bir topluluğun yaşamlarını sürdürdüğünü ve yıl boyu değilse bile uzun bir kısmını aynı yerde, kalıcı yerleşimlerde geçirdiklerinin göstergesi olduğunu söyledi.
Karahantepe’de yapılacak kazılarla akıllardaki birçok sorunun cevabını bulacaklarını aktaran Karul, bu yıl kazıları eylül ayı sonuna kadar sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
AA
You must be logged in to post a comment Login