Bizans dönemine tarihlendirilen yazıtın üzerinde: “Kusursuz bir hayat yaşayan Kutsanmış Meryem.” yazıyor.
İşçiler, işsizler için organize edilen bir koruma programının parçası olarak Nitzana Ulusal Park’ında temizlik yaptıkları sırada, geç 6. ve erken 7. yüzyıla tarihlendirilen Antik Yunanca mezar yazıtını keşfettiler.
Yazıtta, “Kusursuz bir hayat yaşayan Kutsanmış Meryem” yazdığı belirtiliyor.
Araştırmacılar, Mısır sınırına yakın Necef Çölü’nde bir yerleşim olan Nitzana’yı, Bizans’tan Erken İslami Dönem’e geçişin incelenmesi için önemli görüyorlar.
(Eskişehir’de Eski Frigçe Yazıtlı Stel Bulundu)
İsrail Eski Eserler Kurumu’ndan arkeolog Tali Erickson-Gibi, açıklamasında: “5. ve 6. yüzyıllarda Nitzana, çevresindeki köy ve yerleşimler için bir merkez olarak hizmet etmişti. Diğer şeylerin yanı sıra yerleşimde, bir kilise, askeri bir kale, bir manastır ve inanan insanlar için saygın bir mekân olan, Sina Dağı’ndaki Santa Katarina’yı ziyaret edecek Hıristiyan hacılar için yol kenarında bir han vardı.” diyor.
Erickson-Gibi, Nitzana’nın MÖ 3. yüzyılda, Nebatîlerin ana ticaret güzergâhında bir istasyon olarak kurulduğunu, söylüyor. Arabistan ve Akdeniz Sahili arasında devam eden kervan ticaretinden kâr elde eden Nebatîler, o dönemde Suriye ve Arabistan arasındaki bölgede yaşamışlardı. Krallık, yüzyıllar içerisinde büyümüş ve nihayetinde Roma’nın müttefiki olmuştu. Nitzana terk edileceği 10. yüzyıla kadar çeşitli zamanlarda iskân edilmeye devam etti.
Arkeologlar 1930’lu yıllarda sahada, 6. ve 7. yüzyıllardan kalma Yunanca ve Arapça papirüs belgelerden oluşan eser koleksiyonu buldular ve bu metinler ayrıca Nessana olarak biliniyor. Metinlerde kervan ticareti ile ilgili bilgiler olmakla birlikte, belgeler, ordu, kilise ve aile kayıtlarını da içeriyor.
Araştırmacılar o zamanda beri Nitzana’nın dışında bir dizi Hıristiyan mezarı buldular, ancak bölgenin tarihi hakkında daha fazlasını öğrenmeye çalışıyorlar. Arkeologlar, Nitzana’nın Bizans İmparatorluğu’nun bir parçası olduğu 5. yüzyılda gelişen bir bölgesel şarap endüstrisinin parçası olduğuna inanıyorlar. Ancak, 6. yüzyılın ortalarında yaşanan bir veba salgını ve volkanik bir kış, bölgenin Hıristiyan topluluğunu harap etmiş olabilir. Ardından 7. yüzyılda İslam kuvvetleri bölgeyi işgal etmişti.
İsrail Eski Eserler Kurumu’ndan arkeolog Pablo Betzer: “Necef’teki diğer antik yerleşimlerin aksine, Nitzana’nın çevresindeki mezarlık alanları ile ilgili bilgilerimiz son derece kısıtlı. Bu tip yazıtların bulunması bizim mezarlıkların sınırları hakkındaki bilgimizin genişlemesine katkı sunuyor. Böylece bu yazıtlar henüz tespit edilmemiş olan yerleşimin sınırlarının tanımlanmasına yardımcı olabilir.” diyor.
Bugün Nitzana, İsrail’in içindeki ve dışındaki genç insanlar için düzenlenen ekolojik ve kültürel bir değişim programının tertiplendiği eğitsel bir “ekoköy.” Nitzana, bazı aileler ve çalışanların yanı sıra, tam zamanlı 300 öğrencinin evi ve her sene çeşitli programlara katılan yaklaşık 17.000 genci ağırlıyor.
IAA’ya göre, yeni keşif, pandemide işlerini kaybeden insanları istihdam eden bir proje olan “Proje 500”ün bir parçası olarak park temizleme ve doğa parkurları inşa etme işi sırasında gerçekleşti. İsrail Parklar ve Doğa İdaresi’ne atanan bir işçi taşı buldu ve yol kenarına bıraktı. Nitzana Eğitim Köyü müdürü David Palmach yazıtı buldu ve Kudüs’teki Hebrew Üniversitesi’nden arkeolog Leah Di Segni yazıtı çevirdi.
Smithsonian Magazine. 8 Ocak 2021.
You must be logged in to post a comment Login