Etrüskoloji ve Roma mimari tarihi bölümlerini bitiren ve UCLA’de çalışan Prof. Diane Favro, Cezayir’den Almanya’ya, hatta Lübnan’a kadar tüm eski Roma İmparatorluğu topraklarını dolaştı, Roma hakkında kitaplar yazdı ve antik dünyayı keşfetme amacı taşıyan birçok dijital araştırma projesinde yer aldı. Ancak İmparator Augustus döneminde Roma’nın durumu hakkındaki bir soru sürekli kafasını meşgul etti.
İmparatorluğun kurucusu Augustus’un “Roma’yı tuğlalar içinde buldum, mermerler içinde bırakıyorum,” dediği rivayet edilir. Peki bu sözlerin aslı var mıydı, yoksa boş bir iddiadan mı ibaretti? “Birçok tarihçi Augustus’un başlattığı dönüşümü siyasi açıdan ele alır. Ben ise şehrin yapısında gerçekten bir değişim olup olmadığını görmek istedim.” diyen Prof. Favro işte bu sorunun cevabını bulmak istiyordu. Bunun için de ileri düzey bir modelleme yazılımı kullanarak yedi tepeli şehirde yer alan binaları baştan tasarladı ve Augustus döneminde bu yapıların ne tür değişikliklere uğradığını gözlemledi.
Prof. Favro’nun kullandığı yöntemsel modelleme usulü, mimari yapıların kurallara göre oluşturulmasına dayanıyor ve bir kural değiştirildiğinde tüm şehir planı otomatik olarak yenileniyor, bu da araştırmacının zamandan kazanmasına yardımcı oluyor.
Favro ve arkadaşlarının üzerinde çalıştığı web sayfasında, kullanıcıların M.Ö. 44 ve M.S. 14 yılları arasında Roma’nın çehresinde yaşanan değişimleri görmelerine yarayan bir panel de bulunuyor, aynı zamanda Roma’nın Augustus dönemindeki bu halini kullanıcılar aynı Google Maps’teki gibi ister kuşbakışı, ister sokak sokak inceleyebiliyorlar.
Peki Roma gerçekten tuğladan mermere geçiş yapmış mıydı?
Prof. Favro, yaptığı özenli araştırmaların sonunda Augustus döneminde Roma’daki yapıların çok küçük bir kısmının tuğladan mermere dönüştürüldüğünü ve yeni inşa edilen mermer binaları ise şehrin siluetinde görmenin zor olduğunu keşfetti ve “Edebi betimlemelere ve resimlere bakıldığında mermer tapınakların şehrin her yerinden görünen yüksekçe bir yere yapıldığını düşünürdüm, ama öyle değilmiş” dedi.
Araştırma sonunda Prof. Favro bu çelişkili durumu açıklayacak bir teori geliştirdi: Augustus iktidara gelmeden hemen önce İtalya’nın kuzeybatı sahilindeki Carrara beldesinde mermer ocakları açılmış ve aynı zamanda Roma, Pax Romana adıyla da bilinen bir barış dönemine girmişti. Bu şekilde yerli mermer kaynaklarının bulunması ve savaşların bitmesi Roma’nın ilk imparatoru Augustus’a şehirde büyük bir inşaat projesine girişme fırsatı vermişti. Augustus büyük mermer binaların yapılması talimatını verdi ve bunların bazılarının inşası kırk yıl kadar sürdü. Aynı şekilde önceden sadece tapınakların ve seçkin ailelerin evlerinin zemininde bulunan mermer döşemeler şehrin diğer bölgelerinde de kullanılmaya başladı. Bu projeler nedeniyle Roma halkı sokaklarda sürekli mermer blokların taşındığını görür oldu, sokakta mermer zemin üzerinde yürümeye başladı ve bu inşaat hali de hep devam ettiği için herkes şehrin gerçekten mermere dönüştüğünü düşündü. Gerçekte ise şehirde çok büyük bir değişim yaşanmıyordu.
newsroom.ucla.edu
You must be logged in to post a comment Login