Almanya’daki arkeologlar, Lübeck kasabasındaki bir mahzende, 79 yıl önce pişirilen ve kömürleşmiş fındıklı ve bademli bir keki ortaya çıkardı.
Lübeck’in temsilcileri yaptığı açıklamada, kömürleşmiş kekin çok uzun bir süredir yenilebilir olmamasına rağmen, hala bir kek olarak tanınabilir olduğunu söylüyor.
Kekin genel şekli, fındık dolguları, şekerli krema süslemelerindeki detaylar ve hatta mumlu kağıt ambalajı, II. Dünya Savaşı hava saldırısı sırasında bir kömür parçasına döndükten sonra bozulmadan günümüze kadar kaldı.
Arkeologlar daha önce, uzun zaman önce yanmış yemeklerin kalıntılarını keşfettiler, ancak açıklamaya göre, bu kek kadar bütün halde ve iyi korunmuş yiyecekleri nadiren buluyorlar.
(Kilis’te 4.000 Yıllık Kömürleşmiş Nar Kabuğu Bulundu)
Lübeck temsilcileri, bu kekin Almanya tarihindeki karanlık bir ana bir bakış açısı sunduğunu ve savaş sırasında hayatın kırılganlığını aydınlattığını söylüyor.
Lübeck Tarihi Anıtları Koruma Kurumu Arkeoloji Bölümü başkanı Dirk Rieger, “28 Mart 1942 gecesi (ve 29 Mart sabahının erken saatlerine kadar), İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri, 1940’ta İngiltere’nin Coventry kentindeki Nazi saldırısına misilleme olarak tarihi bir şehir ve askeri bir hedef olmayan Lübeck’i bombaladı.” diyor.
Bombalar düştüğünde ve binanın tüm katları mahzene çöktüğünde, fındık dolgulu kek yakın zamanda açılmıştı. Bir şekilde kek ezilmekten kurtuldu ve alevlerin yoğun ısısı enkazın ortasında şekerlemeyi hızla kavurup kömürleştirdi.
1143’te kurulan Lübeck, 1987’de Lübeck’i Dünya Mirası Koruma Alanı Listesi’ne ekleyen UNESCO’ya göre kuzey Avrupa’nın en iyi korunmuş Orta Çağ kentsel alanlarından biri. UNESCO, 1230’dan 1535’e kadar, Baltık Denizi’ndeki bir liman kenti olan Lübeck’in, Hansa Birliği olarak bilinen uluslararası bir tüccarlar örgütünün başkenti olarak hizmet verdiğini ve şehrin olağanüstü Orta Çağ mimarisinin çoğunun bu güne kadar bozulmadan kaldığını söylüyor.
Rieger, Lübeck’in tortullarındaki binaların altında bulunan eserler ve diğer kalıntıların da son derece iyi korunduğunu belirtiyor. “Alttaki toprak kil olduğu için, organik malzemenin korunma durumları harika. 7 metre kazıyorsunuz ve 1100’lerdesiniz. Sekiz ya da dokuz yüzyıl boyunca kentsel ve ticari faaliyetin her bir özelliğine sahibiz ve bu, korunma şekli bakımından kesinlikle benzersiz.”
Rieger, bugüne kadar Lübeck çevresindeki kazılarda, küçük çocuk ayakkabılarından Orta Çağ gemilerine kadar 4 milyondan fazla nesnenin bulunduğunu söylüyor.
İşçiler söz konusu keki Nisan ayında Lübeck’in Eski Şehir bölgesinde, belediye binasına ve ana pazar alanına yakın altyapı çalışmaları sırasında buldu. İngilizlerin bombaladığı şehrin yıkık kısımlarında kasaba sakinleri, mahzenleri toprak içinde bırakıp üzerine yeni evler inşa etti. Lübeck’in önemli tarihi statüsü nedeniyle, arkeologlar şehrin tüm inşaat çalışmalarını denetliyor. Açıklamaya göre, işçiler mahzeni açıp kararmış kekin yanı sıra tabaklar, bıçaklar, kaşıklar ve Beethoven’ın “Ay Işığı Sonatı”nı içeren vinil plakları keşfettiklerinde uzmanlar zaten oradaydı.
Bilim insanları keki şehrin restorasyon laboratuvarına getirdiler, burada konservatörler keki hassas kürekler, fırçalar ve elektrikli süpürgelerle dikkatlice temizledi ve ardından cevizli dolguyu belirlemek için örnekler topladı. Ancak, nadir bulunan karbonize şekerlemeyi koruma çalışmaları daha yeni başladı. İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri’nin Lübeck’e attığı bombalar fosfor gibi yanıcı kimyasallar içeriyordu ve arkeologların kek üzerinde bu tür materyallerin, değerli eserlerin korunmasında kullanılan kimyasallara maruz kaldığında reaksiyona girebilecek hiçbir iz olmadığından emin olmaları gerekiyor.
Rieger, “Bu kek 80 yıl öncesine açılan bir pencere gibi. Kek nihayet halka açık teşhir için hazır olduğunda ve insanlar bu pencereden bakabildiklerinde, sadece savaşın yıkımını değil, aynı zamanda insanların sahip olduğu sevinci de görecekler. Bu bir aile kutlaması olduğu için müzik dinlediler, güzel bir fincan çay içmek istediler, bu keki yemek istediler. Bu savaş tarafından bir anda yok edilen mutlu bir andı.” diyor.
Live Science. 22 Ekim 2021.
You must be logged in to post a comment Login