Yaklaşık 4.500 yıl önce, bir erkek ve bir kadın, dünyanın en eski medeniyetlerinden birinin gelişen bir yerleşimindeki mezarlıkta birlikte gömülmüştü.
2016 yılında, arkeologlar ve bilim insanları bu iki “çok nadir” iskeleti bir Harappa (veya İndus Vadisi) şehrinde buldular. Araştırmacılar iki yıl boyunca, bu insanların ölüm zamanı ve ölümlerin ardındaki olası nedenleri araştırdılar; ve bulgular şimdi hakemli bir uluslararası dergide yayınlandı.
Araştırmanın başındaki Vasant Shinde, “Kadın ve erkek birbirlerine çok yakın bir şekilde yüzyüze bakıyordu. Onların bir çift olduğuna inanıyoruz. Ve aynı anda ölmüş gibiydiler. Ancak, nasıl öldükleri hala bir sır olarak kalmaya devam ediyor.” diyor.
(İndus Uygarlığı, Nehrin Kurumasından 3.000 Yıl Sonra Ortaya Çıkmış)
Söz konusu çift, yarım metre derinliğinde bir kum çukuruna gömülmüştü. Erkek olan öldüğü zaman 35 yaşlarındaydı ve kadın ise 25 yaşlarındaydı. İkisi de görece uzundu; erkek 1,77 boyunda, kadın ise 1.70 boyundaydı. Her ikisi de öldüğünde muhtemelen “oldukça sağlıklı” idi. Yapılan testler, kemikler üzerinde herhangi bir lezyon, çizik veya kafatası kemiklerinde, beyin humması gibi yaralanmalara veya hastalıklara neden olabilecek herhangi bir “anormal kalınlık” bulamadı.
Arkeologlar, bu eşsiz “ortak mezarın” o dönemde yaygın olarak yapılan herhangi bir belirli cenaze töreninin sonucu olmadığını söylüyorlar. Kadın ve erkeğin “neredeyse aynı anda öldüğü ve bu nedenle aynı mezara gömüldüklerine” inanıyorlar.
Binlerce yıllık ortak mezarlar her zaman insanların ilgisini çekmiştir. Bir İtalyan köyündeki Neolitik mezarda, arkeologlar birbirini kucaklayan bir erkek ve bir kadın iskeleti bulmuşlardı. Rusya’dan bildirilen bir başka ortak mezarda, bir çift el ele tutuşup birbirlerine bakıyordu. Yunanistan’da yaklaşık 6.000 yıllık iskeletlerin bacakları ve kolları birbirine kenetlenerek birbirlerini kucaklıyorlardı.
Araştırmacıların buradaki mezarda buldukları diğer her şey, o dönem için olağandışıydı: Genellikle Tunç Çağı Harappa medeniyetinden mezarlarda birkaç pişmiş toprak kap ve bazı yarı kıymetli taş boncuk takılar bulunur.
(Antik Harappa Kenti İnsanlarının Dişleri Göçmen Olduklarını Gösteriyor)
Tony Joseph, “Harappa mezarları hakkında en dikkat çekici şey, hiç lükse düşkün olmamaları. Örneğin Batı Asya’daki krallar gibi büyük mezarları yoktu.” diyor.
Örneğin Mezopotamya’da krallar, değerli mücevher ve sanat eserleriyle birlikte gömüldü. İlginçtir ki Mezopotamya’daki mezarlarda muhtemelen Harappa’dan ihraç edilen carnelian, lapis lazuli ve turkuazdan yapılmış takılar bulundu.
Harappa kentlerinde, mezarlarda genellikle yiyecek içeren kaplar ve bazı mücevherler bulunur. Muhtemelen bu insanlar ölümden sonra yaşama inanıyordu ve bu malzemeler de mezar sunuları olarak düşünülmüştü.
Joseph, “Çanak çömleklerin çoğu cömertçe boyanmış kaplardan ve bodur, şişkin kavanozlardan oluşuyordu. Batı Asya’da sık rastlanan kraliyet mezarlarını işaret eden hiçbir şey yoktu.” diyor.
Arkeologlar, “gizemli çiftin” on binlerce kişiyi barındıran 1.200 dönümden fazla alana yayılmış bir yerleşimde yaşadıklarına inanıyor. Şimdiye kadar Hindistan ve Pakistan’da keşfedilen 2.000 tuhaf Harappa bölgesine kıyasla bu yerleşim en büyüğü. Ayrıca Pakistan’daki daha çok bilinen Mohenjo Daro kentinden de daha büyük. Harappa uygarlığı ilk olarak 1920’lerde Mohenjo Daro’da keşfedilmişti.
(Tunç Çağının Dev Şehri Mohenjo Daro Doğa ve Terörün Tehdidi Altında)
Söz konusu mezar, elbette ki arkeologların bir Harappa mezarı içinde çift iskelet keşfettikleri ilk mezar değil. 1950’lerde, şu anda Gujarat’da olan Lothal’daki bir kum ocağında, birbiri üzerine yığılmış bir kadın ve erkeğin iskelet kalıntıları bulundu. Kadının kafatasında yaralanma izleri vardı. Bazı arkeologlar, yas tutan kadının, kocasının ölümünden sonra kendisini öldürmesi gibi tartışmalı bir iddiada bulundu. Bu tabii ki asla kanıtlanamayacak bir iddia.
Rakhigarhi’de arkeologlar, yerleşim yerinden ancak bir kilometre uzakta olan şu an çalıştıkları mezarlıkta 70 mezar olduğunu ve 40 tanesini kazdıklarını söylüyor. Ancak “gizemli çift” in bu mezarı, hepsinden daha büyüleyici bir hale geldi.
BBC. 9 Ocak 2018.
Makale: Shinde, V., Lee, H., Yadav, Y., Waghmare, P., Jadhav, N., Hong, J. H., … & Shin, D. H. (2018). A young couple’s grave found in the Rakhigarhi cemetery of the Harappan Civilization. Anatomy & cell biology, 51(3), 200-204.
You must be logged in to post a comment Login