1952 yılında Kopenhag’ın kuzeybatısındaki bir bataklıkta keşfedilen Grauballe Adamı, en kapsamlı şekilde incelenen bataklık cesetlerinden biri.
Grauballe Adamı, Roma Öncesi Demir Çağı’nda, yaklaşık MÖ 400-200 yılları arasında (büyük olasılıkla MÖ 390 civarında) yaşamış ve ölmüştü. İskeletinin ve vücudunun detaylı incelemesinden, öldüğünde yaklaşık 35 yaşlarında ve 165 ila 170 cm boylarında bir erkek olduğunu biliyoruz. Bataklıkta geçirdiği zamanın bir sonucu olarak artık kızıl olan saçları yaklaşık 15 cm uzunluğundaydı ve başlangıçta sarı veya koyu renk olabilirdi. Çenesinde birkaç günlük kirli sakal bulunuyordu.
Öldüğünde Grauballe Adamı nispeten sağlıklıydı ve herhangi bir kemik hastalığı yoktu. Ancak bağırsaklarında kurtçuk yumurtaları vardı ve dişleri kötü bir şekilde aşınmıştı. Ayrıca diş ağrısından da muzdaripti. Ölmeden önce yabani ot tohumları ve bazı tahıllardan oluşan bir lapa yemişti. Besleyici olmasına rağmen zayıf bir yemekti.
Aşınmış dişleri, diş ağrıları ve kamçı kurdu enfeksiyonu o dönemdeki Demir Çağı topluluklarında oldukça yaygındı. Oldukça normal bir Demir Çağı çiftçisi gibi görünüyor olsa da onu diğer Demir Çağı insanlarından ayıran şey ölüm şekli ve gömüldüğü yerdi. Yakılmak ya da toprağa gömülmek yerine öldürülüp bir bataklığa gömülmüştü.
Boynunda bir kulağından diğerine uzanan büyük bir yara vardı. Kesik o kadar derindi ki boyun omurlarından birini sıyırmıştı. Bunun dışında kafatasında ve bir bacağında da kırık vardı. Bu durum, uzmanları adamın ölmeden önce işkence gördüğü teorisine yöneltti. Yıllar sonra Grauballe Adamı’nın kalıntılarının BT taramaları, bu kırıkların ölüm sonrasında, büyük olasılıkla bataklıktaki basınçtan veya kazı sırasında meydana gelen hasardan kaynaklandığını ortaya çıkardı. Boynundaki kesik ise, kötü bir hasattan sonra belki de bir Kelt bereket tanrıçasına kurban edilmesi teorisini destekliyor.
You must be logged in to post a comment Login