Gizemini Koruyan 10 Antik El Yazması

Yüzlerce hatta binlerce yıl öncesine dayanan el yazmalarından antik kültür hakkında çok fazla şey öğrenmek mümkün, tabi eğer metni deşifre edebilirsek.

Genellikle, bilinmeyen bir grameri olan, miadını çoktan doldurmuş bir dilde yazılmış bu el yazmalarının içlerindeki sırrı açığa vurması için dikkatli analizler gerekiyor. Bu el yazmalarından bazıları, arkeologları ve diğer bilim insanlarını içerdikleri bilgilerle şaşkınlığa uğratırken, diğerleri anlamlarını yalnızca ilgi uyandıracak kadar açığa vuruyor.

10- Liber Linteus

Liber Linteus. C: Creative Commons Attribution 3.0 Unported

Bir Mısır mumyasının sargılarında korunagelmiş bu metin, antik dönemlerde İtalya’da kullanılmış bir dil olan Etrüsk dilinde yazılmış. Yaklaşık 2200 yıl öncesine dayanan mumya ve bu mumyadan çıkarılan sargılar günümüzde Hırvatistan’daki Zagreb Müzesi’nde sergileniyor.

Metnin anlamı tam olarak anlaşılır değil. Leiden Üniversitesi’nden Profesör Lammert Bouke van der Meer’in “Etrüsk Dininde Adaklar, Yerler ve Ritüeller” (Brill, 2008) adlı kitapta yayımlanan bir makalede yazdığına göre, bu metin geçmişte “bir cenaze takvimi olarak sınıflandırılıyordu, ancak şimdilerde, aylardan yalnızca altıncı sütunda bahsedilmesine rağmen, metnin bir ritüel takvimi olduğu düşünülüyor.”

Antik Mısır’da, malzemelerin mumya sargılamada veya mumya maskesi yapmada tekrardan kullanılması yaygındı. Buna ek olarak, antik dönemlerde ticaret Akdeniz’de oldukça yayılmıştı, antik kayıtlara ve arkeolojik buluntulara göre ticaret mallarının İtalya ve Mısır arasında taşınmış olması şaşılacak bir durum değil.

9- Meryem’in Kuraları İncili

Meryem’in Kuraları İncili. C: Harvard Art Museums/Arthur M. Sackler Museum, Gift of Mrs. Beatrice Kelekian in memory of her husband, Charles Dikran Kelekian, 1984.669

“Meryem’in Kuraları İncili” olarak adlandırılan bu antik metin, benzeri olmayan bir İncil. Kıptice yazılmış, yaklaşık 1500 yıl öncesine dayanan Meryem’in Kuraları İncili’nde diğer İncillerin aksine İsa’nın hayatından bahsedilmiyor. İsa hakkında yalnızca birkaç kelimeye yer verilen metinde anlaşılması güç ve yoruma açık bir şekilde yazılmış 37 dizi kehanet yer alıyor.

Kitap, “Efendimiz İsa Mesih’in Başmelek Cebrail’in kendisine müjdeli haberi getirdiği annesi Meryem’in Kuraları İncili. Tüm yüreğiyle ilerleyecek olan aradığını bulur. Yeter ki muallâkta kalınmasın.” şeklinde başlıyor.

Şu an Harvard Üniversitesi’nde muhafaza edilen metin deşifre edildi ve detaylar 2014 yılında Princeton Üniversitesi Din Bölümü’nden Profesör Anne Marie Luijendijk tarafından yayımlandı. Luijendijk, “Yasak Kehanetler? Meryem’in Kuraları İncili” (Mohr Siebeck, 2014) adlı kitabında bu İncil’in kehanet, diğer bir deyişle gelecekten haber verme amacıyla kullanılmış olabileceğini yazıyor. Bir soruya cevap arayan kişi bu kitabın sahibini arayıp buluyor, sorusunu soruyor ve bu sorunun çözümünü bulmaya yardımcı olacak 37 kehanetten birinin rastgele seçileceği bir işlemden geçiyordu. İşlemin nasıl olduğu bilinmiyor. ABD’ye nasıl ulaştığı belirsiz bu kitap 1984 yılında Harvard Üniversitesi’ne bağışlanmış.

8- Dresden Kodeksi

Dresden El Yazması. C: Alexander von Humboldt/Wikimedia Commons

Dresden Kodeksi yaklaşık 800 yıl öncesine dayanan bir Maya metni; içinde iki tarafında da metinler ve resimler yer alan güzelce resimlendirilmiş 39 sayfa bulunuyor. 2016 yılında Journal of Astronomy in Culture’da yayımlanan araştırma, kodekste Venüs gezegeninin evrelerinin kaydedildiğini, böylelikle Mayaların törensel faaliyetlerinin doğru günde yapıldığından emin olduklarını gösterdi.

(Mayalar Kopernik’ten Yüzyıllar Önce Gezegenleri Gözlemliyordu)

Araştırma yazarı, Kaliforniya Üniversitesi’nden bilim tarihçisi Gerardo Aldana, Mayaların takvime bağlı olarak gerçekleştirilen ciddi anlamda özenle hazırlanmış bir dizi ritüele sahip olduğunu söylüyor. “Muhtemelen, Venüs’ün farklı evrelerine bağlı geniş kapsamlı ritüelistik faaliyetler düzenliyorlardı.”

Kodeks ilk olarak 1730’larda, Avrupa’da, Almanya, Dresden’deki Kraliyet Kütüphanesi’nde ortaya çıktı. Buraya nasıl geldiği ise bilinmiyor. Birçok Maya metni, Hristiyan olmayan inanışların kökünü kazımayı kendilerine görev bilmiş Hristiyan misyonerler tarafından yok edilmişti.

7- Yahuda İncili

Yahuda İncili. C: Joseph Barabe, McCrone Associates, Inc

2006 yılında, National Geograhic Society, “Yahuda İncili” adı verilen, Yeni Ahit’te bahsedildiğine göre İsa’ya ihanet eden Yahuda İskaryot üzerine olumlu bir tonda yazılmış 3. yüzyıl metninin bir tercümesini yayımladı. Bazı araştırmacılar Kıptice yazılmış bu metinde, İsa’nın çarmıha gerilmesi böylelikle cennete yükselmesi için Yahuda’dan kendisine ihanet etmesini istediğinden bahsedildiğini iddia ediyor.

Ancak, uzmanlar metnin tercümesi ve tefsiri üzerine bir fikir birliğine varmış değil. Houston’daki Rice Üniversitesi’nden Profesör April DeConick’in belirttiğinde göre, gerçekte metinde Yahuda’nın bir “iblis” olduğu açıklanıyor. Mikroskobi uzmanı Joseph Barabe önderliğindeki ekibe göre İncil’deki mürekkep üzerinde yapılan testler metnin orijinal olduğunu gösteriyor.

6- Treatise of the Vessels

Treatise of the Vessels. C: I. Vassil, released into public domain through Wikimedia

Treatise of the Vessels, Süleyman Mabedi’ndeki hazinelerin nereye saklandığını açıkladığı iddia edilen ve Ahit Sandığı’nın akıbetinden bahsedilen İbranice bir metin. Metin Sandığın, diğer hazinelerin yanı sıra, Mesih’in geleceği güne kadar gizli kalacağını söyleyerek, olası hazine avcılarının hevesini kırıyor.

Metnin günümüze kadar ulaşmış en erken kopyası 1648 yılına dayanıyor; İskoçya’daki St Andrews Üniversitesi’nden Profesör James Davila metnin bu kopyasını inceleyerek tercüme etti. Davila verdiği bir demeçte, “Yazar hazinelerin nereye saklanmış olabileceğini hakkında bir çıkarım yapmak için geleneksel metin yorumlama yöntemlerinden yararlanmış, ancak ben yazarın hikâyeye kayıp Mabed’deki hazineleri bulmak için yazılmış gerçek bir kılavuz olarak değil de eğlenceli bir kurguymuş gibi yaklaştığını düşünüyorum” diyor.

Davila, metnin tercüme ve tefsirini “Eski Ahit Pseudepigrafisi: Kanonik Olmayan Kutsal Yazılar Cilt 1” (William B. Eerdmans Publishing Co., 2013) adlı kitapta yayımladı.

5- Popol-Vuh

Popol-Vuh. C: Public Domain

“Nasihat Kitabı” olarak tercüme edilen Popol-Vuh Kişe-Mayalar tarafından anlatılan efsanevi bir hikaye. Yale Üniversitesi’nden Profesör Michale Coe’nun bu hikâyelerden de bahsettiği “Mayalar” (Thames and Hudson, 2011) adlı kitabında yazdığına göre ata tanrılar Tepew ve Q’ukumatz “dünyayı sulu bir boşluktan meydana getirdi ve onu hayvanlarla ve bitkilerle donattı.”

Hikâyede, tanrıların insanları yaratmada zorluk çektiği söyleniyor ve nihayetinde ikiz kahramanlar Hunahpu ve Xbalanque’yi nasıl yarattıkları anlatılıyor. İkizler yer altı dünyasının efendisini alt etmeyi de kapsayan bir dizi maceraya atılıyor. Popol-Vuh’un günümüze kadar ulaşmış en erken kopyası Dominiken rahip Francisco Ximénez tarafından İspanyolca olarak kaydedilmiş ve 1701’e tarihleniyor. Metnin bir kopyası Şikago’daki Newberry Kütüphanesi’nde bulunuyor.

4- Bakır Parşömen

Bakır Parşömen. C: Public Domain

Ölü Deniz Parşömenleri gibi Yahudiye Çölü’ndeki Kumran Vadisi’nde yer alan 1 numaralı mağarada bulunmuş Bakır Parşömen, bakır levhalar üzerine yazılmış kısmen İbranice bir metin. Metinde altın, gümüş, çok sayıda gemi ve paranın da dahil olduğu devasa boyutta gizli bir hazinenin detaylarından bahsediliyor. Parşömen MS 70 dolaylarına, Roma ordusunun Kudüs’ü kuşatma altına aldığı ve İkinci Mabed’in yok edildiği döneme tarihlendiriliyor.

Araştırmacılar arasında parşömende bahsedilen hazinenin gerçek mi yoksa efsane mi olduğu hususundaki tartışma hala devam etmekte. Şu ana kadar, İsrail veya Filistin’de Bakır Parşömen’de bahsedildiği kadar büyük bir gömülü hazine bulunmadı. Eğer hazine gerçekse antik dönemlerde bulunmuş olmalıydı.

3- Grolier Kodeksi

Grolier El Yazması. C: Justin Kerr

New York’ta sergilendiği kulübün adını alan Grolier Kodeksi, içinde Maya hiyeroglifleri, tanrı resimleri ve Venüs’ün hareketlerini takip eden bir takvim bulunan, Mayalar’a ait bir kodeks. Josué Saenz adındaki Meksikalı bir koleksiyoncu kodeksi 1960’ların sonunda bir grup yağmacıdan aldığını söylüyor, kodeksin orijinalliği ise araştırmacılar arasında hala bir tartışma konusu.

Geçtiğimiz tarihlerde yapılan testler, kodeksin yazılı olduğu kâğıdın yaklaşık 800 yıl öncesine dayandığını gösteriyor. Bilim insanları metnin “Maya mavisi” olarak bilinen ve yakın bir tarihe kadar laboratuvarda sentezlenilememiş bir boya kullanılarak resimlendirildiğini de ortaya çıkardı. Bu durum, resimlerin ve kodeksin bir taklitçi tarafından yapılmış olmasını neredeyse imkânsız olduğunu gösteriyor. Resimler ve hiyeroglifler üzerinde yapılan incelemelerin yanı sıra testler bazı araştırmacıların kodeksin orijinal olduğu sonucuna ulaşmasını sağladı.

2- Ritüel Gücün El Kitabı

Ritüel Gücün Kıptice El Kitabı. C: Ms. Effy Alexakis, copyright Macquarie University Ancient Cultures Research Centre

Kıptice yazılmış bu 20 sayfalık kodeks yaklaşık 1300 yıl öncesine dayanıyor. Kodekste aşk büyüleri, sarılığı iyileştirmek için büyüler ve nasıl şeytan çıkarılacağı üzerine verilmiş talimatları da içeren çeşitli büyüler ve formüller bulunuyor.

Metnin Adem ve Havva’nın üçüncü oğlu Şit’e büyük önem veren antik bir Hıristiyan mezhebi olan Sethianlar’dan (Şit Oğulları) bir grup tarafından yazılmış olabileceği düşünülüyor. Metnin girişinde kimliği bilinmeyen, “Baktiotha” adlı gizemli bir figürden bahsediliyor.

Matinde Baktiotha’dan bahsedilen bir kısım “Sana şükrediyorum ve senden niyaz ediyorum, Baktiotha: Pek itimatlı, yüce olan; kırk dokuz çeşit yılanın efendisi” şeklinde tercüme ediliyor.

Metni tercüme ve analiz eden araştırmacılar metne “Ritüel Gücün El Kitabı” adını verdi. Metin şu an Sidney’deki Macquarie Üniversitesi Antik Kültürler Müzesi’nden muhafaza ediliyor. Üniversite, kodeksi 1981’de Viyana merkezli eski eserler satan Michael Fackelmann adındaki bir satıcıdan almış. Fackelmann’ın bunu nereden aldığı ise bilinmiyor.

1- Voynich El Yazması

Voynich El Yazması. C: Belnecke Nadir Kitap ve El Yazmaları Kütüphanesi, Yale Üniversitesi

Karbon tarihleme yöntemiyle 15. yüzyıla dayandığı saptanan 250 sayfalık bu kitapta kozmolojik semboller, bitki ve çıplak kadın resimleri yer alıyor. Kitapta ayrıca (her ne kadar bir araştırmacı 10 kelimesini deşifre ettiğine inansa da) okunamayan bir metin de bulunuyor.

1912’de antik kitap satıcısı Wilfrid Voynich tarafından keşfedilen metin henüz deşifre edilemedi, bu durum kayıp bir dilde, şifreli olarak veya anlamsız sözcüklerle yazılıp yazılmadığı konusunda söylentiler yayılmasına yol açtı. Geçtiğimiz tarihlerde yapılan bir çalışma el yazmasındaki metnin gerçek bir dilin bazı özelliklerini barındırdığını gösterdi.

El yazması araştırmacıların olduğu kadar amatörlerin de oldukça ilgisini çekti, öyle ki İspanyol bir yayımcı kitabı bir bütün olarak yayımlamayı planlıyor. El yazması şu an Yale Üniversitesi’nde muhafaza ediliyor.


Live Science. 17 Ekim 2016.

Ege Üniversitesi Mütercim Tercümanlık bölümü mezunu. Arkeoloji ve özellikle sanat tarihini çok seviyor.

You must be logged in to post a comment Login