Etiyopya’da 2,6 Milyon Yıllık Australopithecus ve Homo Fosilleri!

Bilinmeyen erken dönem bir insan atası fosiline göre, Australopithecus ve Homo türleri Afrika’nın bir bölgesinde aynı zamanlarda yaşamış.

Ledi-Geraru’da toplanan on üç fosilleşmiş diş. Dişlerin bir kısmı tanımlanamayan bir Australopithecus türüne, bir kısmı da erken bir Homo türüne ait. C: Villmoare, B., Delezene, L.K., Rector, A.L. et al. 2025.

Etiyopya’da bulunan yaklaşık 2,6 milyon yıllık fosilleşmiş dişler, araştırmacılara göre daha önce bilinmeyen bir erken insan akrabasına ait olabilir.

Bu dişler, “Lucy” olarak bilinen Australopithecus afarensis türünü de kapsayan Australopithecus cinsine ait. Ancak yeni keşfedilen bu dişler, bilinen hiçbir Australopithecus türüne benzemiyor. Araştırma, Nature dergisinde yayımlandı.

Üstelik, araştırmacılar aynı bölgede, modern insanları (Homo sapiens) da kapsayan Homo cinsine ait son derece eski dişler de buldu. Bu dişler, bilim insanlarının henüz adını koymadığı, şimdiye kadar bilinen en eski Homo türüne ait olabilir.

Ledi-Geraru Arkeolojik Alanındaki Keşifler

Araştırmacılar, bu dişleri Etiyopya’nın kuzeydoğusundaki Ledi-Geraru arkeolojik alanında buldu. Burası, daha önce çığır açıcı keşiflerle tanınan bir bölge: şimdiye kadar bilinen en eski insan örneği olan 2,8 milyon yıllık çene kemiği ve yine yaklaşık 2,6 milyon yıl öncesine tarihlenen, insan ataları tarafından yapılmış en eski taş aletlerden bazıları burada bulunmuştu.

(İlgili: Etiyopya’daki 1.2 Milyon Yıllık Atölye Ne Anlama Geliyor?)

Paleontologlar ve arkeologlar, o dönemde bölgenin, otçul hayvan fosillerinden yola çıkarak, açık ve kurak bir çayır olduğunu düşünüyor. Fairfield Üniversitesi’nden yeni araştırmaya dahil olmayan arkeolog Frances Forrest’e göre, çayırlar ve nehirler Homo ve Australopithecus türleri için içecek su, yiyecek bitkiler ve avlanacak büyük hayvanlar gibi kaynaklar sunuyordu.

Ancak Forrest, bu kadar zengin fosil kayıtlarının olmasının, bölgenin gerçekten bir insan atası yoğunlaşma noktası olmasından değil, volkanik patlamalar gibi nedenlerle kalıntıların olağanüstü şekilde korunmuş olmasından da kaynaklanabileceğini belirtiyor.

Araştırmacılar Etiyopya’nın Ledi-Geraru bölgesinde fosilleşmiş hominin dişlerini ortaya çıkardılar. C: Rector

Australopithecus ve Homo Dişleri

Yeni araştırmada bilim insanları, bulunan fosillerin yaşını belirlemek için üzerlerindeki ve altlarındaki volkanik kül tabakalarını kullandı. Bulunan 13 dişin 10’unun 2,63 milyon yıl yaşında olduğu ve şimdilik “Ledi-Geraru Australopithecus” olarak adlandırılan tanımlanmamış bir Australopithecus türüne ait olduğu belirlendi.

Bölgede daha önce Australopithecus afarensis ve Australopithecus garhi kalıntıları bulunmuştu. Ancak yeni dişler, bu türlerin dişlerinden farklı görünüyor. Araştırmanın ortak yazarlarından, Arizona Eyalet Üniversitesi’nden paleo-ekolog Kaye Reed, “Hiçbirine uymuyor, bu yüzden yeni bir tür olabilir” diyor.

Yine de ekip, dişlerin özellikle ayırt edici özelliklere sahip olmaması nedeniyle henüz resmi olarak yeni bir tür adı vermedi. Forrest, “Fosil kayıtlarında araştırmacılar genellikle bilinen türlerden tutarlı şekilde farklı anatomik özellikler bularak yeni türleri tanımlar” diyor ve mevcut kanıtların yeni bir tür tanımlamak için yeterli olmadığını ekliyor.

Araştırmacılar ayrıca 2,59 milyon yıl yaşında iki ve 2,78 milyon yıl yaşında bir diş daha belirledi. Bunların tamamı Homo cinsine ait ve Reed, bunların Ledi-Geraru’da bulunan en eski Homo çene kemiği ile aynı türe ait olabileceğini düşünüyor, ancak bu henüz doğrulanmadı.

Bu yeni keşif, 2,5 milyon yıl öncesinden önce bu Etiyopya bölgesinde en az üç insan atası türünün yaşadığını gösteriyor: dişlerin ait olduğu Homo ve Australopithecus türleri ile Australopithecus garhi.

Aynı dönemde Australopithecus africanus Güney Afrika’da yaşıyordu ve bir diğer insan atası cinsi olan Paranthropus, bugünkü Kenya, Tanzanya ve güney Etiyopya’da bulunuyordu.

Yeni keşfedilen fosilleşmiş dişlerin bulunduğu ve bilinen en eski Homo örneğinin ortaya çıkarıldığı Ledi-Geraru kazı alanının havadan görünümü. C: Feary

Bu türlerin yan yana evrimsel olarak “deneme-yanılma” ile var olması, insan evrim ağacının neden doğrusal değil, “çalılık” gibi karmaşık olduğunu açıklıyor. Wisconsin-Madison Üniversitesi’nden antropolog John Hawks, “Son on yıl içinde, evrimsel tarihimizin büyük bölümünde aynı anda birden fazla insan akrabasının yaşadığı açıkça ortaya çıktı” diyor. “Yeni makale bize bunun Etiyopya’da, belki de Homo cinsimizin en erken popülasyonu zamanında gerçekleştiğini söylüyor.”

Sonraki Adımlar

Araştırma ekibi, şimdi yeni bulunan dişlerin minesini inceliyor. Kimyasal analiz, bu türlerin ne yediğini ortaya çıkarabilir ve bu da onların benzer şeyler yiyip yemediğini ve benzer kaynaklar için rekabet edip etmediğini gösterebilir.

Forrest, “Şu anda Australopithecus ve Homo arasında doğrudan etkileşim hakkında kesin olarak çok az şey söyleyebiliriz” diyor. “Her iki cinsin de zaman ve mekânda bazen örtüştüğünü biliyoruz, ancak ikisini bağlayan davranışsal bir kanıt yok.”

Hawks, şempanzeler ve gorillerin günümüzde bazı ormanlarda aynı alanları paylaşsalar da genellikle birbirlerinden coğrafi olarak ayrı yaşadıklarını belirtiyor. Bu erken insan atalarının günümüz primatlarından daha yakın mesafede yaşamış olmasının ilginç olduğunu ekliyor.

Reed ise, “Muhtemelen aynı şeyleri yemiyorlardı” diyor, “ama şu anda gerçekten bilmiyoruz.”

Araştırmacılar, bölgede daha fazla bilgi ve fosil aramaya devam ediyor. Reed, “Bulduğumuz her şey, insan evrimi bulmacasının bir parçası” diyor.


Live Science. 13 Ağustos 2025.

Makale: Villmoare, B., Delezene, L.K., Rector, A.L. et al. (2025). New discoveries of Australopithecus and Homo from Ledi-Geraru, Ethiopia. Nature.

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya Bölümü Yüksek Lisans mezunu. Aynı üniversitede Doktora adayı. İletişim: ermanbu@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login