Denizli İnsanı’nın 1.1 Milyon Yıl Önce Kulanmış Olabileceği Taş Aletler Bulundu

2002 yılında Denizli’de mermer ocağında bir işçi tarafından bulunduğunda çöpe atılmak üzereydi. İşçinin bulduğu kafatası parçasını şefine götürmesi ile başlayan Denizli İnsanı’nın hikayesi her geçen gün büyük yankı uyandırıyor. Yapılan araştırmalar “Denizli İnsanı”nın Anadolu’da bulunan en eski insan fosili olduğunu ve 500.000 değil, 1.1 milyon yıl yaşında olduğunu ortaya çıkardı.

Denizli İnsanı’na ait fosil kalıntıları

Denizli İnsanı’nın Yaşadığı Yer Araştırılıyor

Homo erectus türü olan Denizli İnsanı, ilk bulunduğundan beri 500.000 yaşında sanılıyordu. Ancak Marsilya’da yapılan paleomanyetizma ve kozmik radyasyon yöntemleri ile yaşı 1.2 milyon yıl olarak kesinleşti. Arkeoloji dünyasında büyük heyecan yaratan bu keşiften sonra alanda çeşitli araştırmalar yapılma kararı alındı. Yüzey araştırmalarında şu anda bile Denizli İnsanı’nın yaşamış olabileceği birkaç alan ve kullanmış olabileceği aletler bulundu.

Homo erectus rekonstrüksiyonu

Kocabaş İnsanı’nın Taş Aletleri Bulundu

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadriye Ceylan Özçelik başkanlığındaki ekip tarafından yürütülen “Prehistorik Dönem Yüzey Araştırmaları” çalışmasında alt paleolitik dönem taş aletleri bulundu.

Araştırma başkanı Doç. Dr. Özçelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada “Heyetin içerisinde, arkeologlarla birlikte o insan fosilinin yok olup gitmesini önleyerek araştırılmasını sağlayan jeolog Prof. Dr. Mehmet Cihat Alçiçek de yer aldı. Bu insanların yaşadıkları, daha doğrusu yaşamış olabilecekleri birkaç alan tespit ettik. Kocabaş’ta sürdürdüğümüz yüzey araştırması çalışmalarında 1,2 milyon yıl önce yaşayan insanların ürettikleri yontma taş aletlerine rastladık. Bu aletler tarihsel olarak tekno-tipolojik özellikleriyle tamamen o kafatası ile örtüşüyor. Yani alt paleolitik döneme ait dediğimiz aletler, yontma çakıllar, clactonien yongalama dediğimiz parçalar tamamen homo erectusla örtüşüyor. Doğal olarak fosil bulgusunu arkeolojik verilerle de desteklemiş olduk.” dedi.

Hedef O Bölgede Kazı Yapmak

Özçelik sözlerine şöyle devam etti: “Bakanlıktan izinlerimizi aldığımız sürece devam etmeyi düşünüyoruz. Belki bir mağara yerleşimi veya bir açık alanda kazabileceğimiz ciddi bir yerleşim tespit edebilirsek kazıların olması çok daha önemli. Daha stratigrafik ortamda önemli tarihlemeler yapabileceğimiz, insanın kültürel ve fiziksel kalıntılarına ulaşabileceğimiz bir alanda kazı yapabilmek en büyük hedefimiz”

haberler