Daha Karmaşık Beyinlere Sahip Memelilerde Boyut Önemli Değil

Daha gelişmiş beyinlere sahip olan memeli türlerinde, erkekler ve dişiler arasındaki boyut farkı daha az olma eğiliminde.

Erkek deniz filleri dişilerden üç kat daha büyük. C: Unsplash

Birçok memeli türünde, erkekler dişilerden (veya tam tersi) daha büyük olabilir; bu özellik cinsel boyut dimorfizmi (SSD) olarak adlandırılıyor. Örneğin, erkek deniz filleri dişilerden yaklaşık üç kat daha büyük. Buna karşılık, yunuslarda cinsiyetler arasında boyut farkı yok. İnsanlar ise ortada bir noktada yer alıyor; ortalama bir erkek ortalama bir dişiden daha büyük olsa da, genel nüfus içinde bir örtüşme var.

Bu özelliğin genom evrimi ile nasıl ilişkili olduğunu anlamak için, Bath Üniversitesi Milner Evrim Merkezi’nden bilim insanları, 124 memeli türünün genomlarındaki benzerlikleri inceledi.

Araştırmacılar, genleri benzer işlevlere sahip ailelere ayırdılar ve bu gen ailelerinin büyüklüğünü ölçtüler. Cinsiyetler arasında büyük boyut farkı olan türlerin, koku alma işlevleriyle ilgili daha büyük gen ailelerine ve beyin gelişimiyle ilgili daha küçük gen ailelerine sahip olduğunu buldular.

(İlgili: Sanılanın Aksine Erkek Memeliler Dişilerden Daha Büyük Değil)

Bu durum, erkekler ve dişiler arasında çok az boyut farkı olan (monomorfik olarak adlandırılan) türlerin, beyin gelişimi ile ilişkili daha büyük gen ailelerine sahip olabileceği anlamına da gelebilir.

Araştırmanın yazarları, fazla cinsel boyut dimorfizm olan türlerde, koku alma duyusunun eşleri ve bölgeleri tanımlamada önemli olabileceğini öne sürüyorlar. Buna karşılık, daha az cinsel boyut dimorfizme sahip memeliler beyin gelişimine yatırım yapma eğilimindeler ve daha karmaşık sosyal yapılara sahip oluyorlar. Bu durum, eşleri seçmek için sadece boyutu kullanmaktan başka yollarla rekabet ettikleri anlamına gelir.

Araştırmayı yürüten Bath Üniversitesi Milner Evrim Merkezi’nden Dr. Benjamin Padilla-Morales, “Fazla bir cinsel boyut dimorfizm ile koku alma işlevi için genişlemiş gen aileleri arasında böyle güçlü bir istatistiksel bağlantı görmek bizi şaşırttı. Daha da ilginç olanı, küçülen gen ailelerinin beyin gelişimi ile ilişkili olması” diyor.

“Bu, az cinsel boyut dimorfizme sahip türlerin beyin işlevi ile ilişkili daha büyük gen ailelerine sahip olabileceği ve iki ebeveynli bakım ve tek eşli üreme sistemleri gibi daha karmaşık davranışlar sergileme eğiliminde oldukları anlamına gelebilir.

“Bu, bazı türlerde boyutun evrim için önemli bir cinsel seçilim baskısı olduğunu, diğerlerinde ise bu kadar önemli olmadığını gösteriyor.”

“Bizi, cinsel boyut dimorfizm gibi özelliklerin beyinlerimizin ve genomlarımızın evrimini nasıl şekillendirdiğini sorgulamaya itiyor.”

Gelecekteki çalışmalarda, araştırmacılar, testis boyutunun memelilerin genomlarının evrimini nasıl etkilediğini araştırmak istiyorlar.


University of Bath. 25 Temmuz 2024.

Makale: Padilla-Morales, B., Acuña-Alonzo, A.P., Kilili, H. et al. (2024). Sexual size dimorphism in mammals is associated with changes in the size of gene families related to brain development. Nat Commun 15, 6257.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login