Çekya’da bulunan ve erken Neolitik dönemde (7.000 yıl önce) inşa edilmiş bir kuyu, dünya üzerinde bilinen en eski ahşap yapı olabilir. Kuyu, 2018 yılında otoyol kazarken Ostrov kasabası yakınında keşfedildi.
Keşfin ardından arkeologlar, su kuyusunu kaplayan ahşap bir yapı ortaya çıkardılar. Ahşap yapı, 140 cm yüksekliğinde ve tabanı 6400 cm2 idi. Kazıdan elde edilen bulgular, Mart 2020’de yapılan bir çalışmada yayınlanacak. Ancak, bulgunun temel özelliklerini vurgulayan bir özet mevcut.
Araştırmanın ortak yazarı Jaroslav Peška, “Avcı ve toplayıcı yaşam tarzından tarım ve yerleşik hayata geçiş sırasında Neolitik Devrim dediğimiz sırada yaşamış yerleşimciler tarafından kullanıldığına inanıyoruz.” diyor.
(11.600 Yıllık Ahşap Heykel Göbeklitepe’deki Dikilitaşlara Benzetiliyor)
Kuyu yapımında kullanılan odunun MÖ 5256 veya 5255 yıllarında kesildiği tahmin ediliyor ve bu da kuyuyu, dünyadaki en eski dendrokronolojik olarak tarihlenmiş ahşap arkeolojik yapı haline getiriyor. Dendrokronoloji, ağaç halkalarındaki büyümeyi kullanan kronoloji çalışmasını ifade eder.
Peška, “Bulgularımıza göre, özellikle dendrokronolojik verilere dayanarak, kullanılan ahşap için ağaç gövdelerinin MÖ 5255 ve 5256 yıllarında kesildiğini söyleyebiliriz. Gövdelerdeki halkalar, ağaçların ne zaman kesildiğine dair kesin bir tahmin yapmamızı sağlıyor.” diyor.
Son dört yılda Çek Cumhuriyeti’nde Erken Neolitik döneme ait iki kuyu daha keşfedildi. İnşa tarzı, o zamana kadar bilinen marangozluk tekniklerinin gelişmiş bir anlayışını gösteriyordu. Ayrıca tarihsel dönem ve bölgeden bilinen tek stil veya tür olma özelliğini taşıyor. Arkeologlar, bu yapının nispeten izole bir yerde olduğunu ve kuyudan uzakta yaşayan çeşitli yerleşimlere hizmet etmiş olabileceğini söylüyorlar.
Bununla birlikte, dendrokronolojik tarihleme yöntemleri kullanılarak, kuyunun tarihi MÖ 5481 yılına kadar uzatıldı. Eğer bu tarihler onaylanırsa, kuyu yaklaşık 7.500 yaşında olacak.
Kuyu yapımında kullanılan odun türünün, orman örtüsüyle tutarlı olarak, ahşabın anatomik tanımlamasına dayanarak çoğunlukla fındık ve meşe ağacından oluştuğu belirlendi.
Yapısal elemanların formu ve aletler tarafından yapılmış izler, arkeologlara göre ileri marangozluk becerilerini gösteriyor. Bu kuyu inşaatı benzersizdi ve Bronz ve Demir çağlarında ve hatta Roma Çağında yaygın olan inşaat teknikleri kullanılarak inşa edilmişti.
Peška, “Sadece taş, kemik, boynuz veya tahtadan yapılmış aletleri olan ilk çiftçilerin, kesilen gövdelerin yüzeyini bu hassasiyetle işleyebildikleri hakkında hiçbir fikrimiz yoktu.” diyor.
(Londra’daki Ortaçağ Mezarında Deri Çizmeler Bulundu)
Peska, ahşabın yüzyıllardır su altında olması nedeniyle günümüze kadar korunduğunu söylüyor. Ahşabın kurumasına izin vermek, parçalanmasına yol açarak yapıya zarar verecekti. Bu nedenle, uzmanlar ahşabın içindeki suyu, yapısal bütünlüğünü koruyacak bir şeyle değiştirmek zorunda kaldılar. Bu yüzden yaygın olarak kullanılan bir koruma maddesini ele aldılar: şeker. Ve bu süreçte onlara Pardubice Üniversitesi’nden uzmanlar yardımcı oldu.
Restorasyon Fakültesi Dekan Yardımcısı Karol Bayer, “Bu yüzden suyu, yavaş yavaş her birimizin bildiği ve kullandığı yeni bir koruyucu ile değiştireceğiz. Sakaroz. Şeker çözeltisinin konsantrasyonunu artıracağız.” diyor.
İki yıl sürebilecek restorasyon işlemlerinden sonra, bu Neolitik kuyu, halkın görebilmesi için Pardubice Müzesi’nde sergilenecek.
IB Times. 4 Şubat 2020.
Makale: Rybníček, M., Kočár, P., Muigg, B., Peška, J., Sedláček, R., Tegel, W., & Kolář, T. (2020). World’s oldest dendrochronologically dated archaeological wood construction. Journal of Archaeological Science, 115, 105082.
You must be logged in to post a comment Login