Büyük İskender’in Perslerle Savaştığı Alan Çanakkale’de Bulundu

Araştırmacılar, Büyük İskender’in Pers İmparatorluğu’na karşı yaptığı ünlü Granikos Savaşı’nın yerini bulmuş olabileceklerini düşünüyor.

Büyük İskender’in Granikos Savaşı’ndan önce kamp kurduğu son yer olan Hermaion kentinin kalıntıları.

Araştırmacılar nihayet Büyük İskender’in tarihin en büyük askeri dehası olma yolunda ilk büyük zaferini kazandığı Granikos Savaşı’nın tam yerini belirlediler.

Büyük İskender, Ekim MÖ 336’da Makedonya Kralı ilan edildi. Sonraki on yıl içinde Yunanistan’dan kuzeybatı Hindistan’a kadar uzanan, eşsiz büyüklükteki toprakları fethetti. Aradan geçen bin yıllar sonrasında uzmanlar, Büyük İskender’in yaşadığı deneyimlerin izlerine ulaşabilmek için eldeki çok az kaynağa güvenmek zorunda kaldı. Ancak artık İskender hayranları, Granikos Savaşı sırasında İskender’in bizzat karşılaştığı manzarayı görebilirler.

90.000 askerin çarpıştığı bu savaş, MÖ Mayıs 334’te Çanakkale’deki Biga Çayı (antik adıyla Granikos Nehri) yakınlarında gerçekleşti. Burası, aynı zamanda antik Troya’nın bulunduğu bölgeydi. Sayıca üstün Pers ordusuna karşı İskender, burada üç zaferinden ilkini kazanarak doğuya doğru Helenleşme sürecinin yolunu açtı.

(İlgili: Büyük İskender’in Efsanevi Mor Tuniği Nihayet Bulunmuş Olabilir)

Körpe, 1990’dan beri Troas bölgesinde kazılar yürütüyor. Üç yıl önce, Granikos savaş alanını bulmak için nihayet bakanlıktan izin aldı; bu yer, tarihçilerin 150 yıldır bulamadığı bir sır olarak kalmıştı.

Bu yer, Çanakkale’nin Biga ilçesinin yaklaşık 10 kilometre kuzeyinde bulunuyor. MÖ 334 yılında, İskender’in güçleri bu savaş alanında Persleri yenerek Pers topraklarında bir dayanak noktası oluşturmuş ve Orta Doğu’ya daha derinlemesine ilerleme fırsatı yakalamıştı.

Büyük İskender’in bir zamanlar Granikos Muharebesi’ne dair manzarası. C: Reyhan Körpe.

“Granikos Savaşı, İskender’in hayatındaki en önemli dönüm noktalarından biri ve ona daha sonra ‘Büyük’ sıfatını kazandıran bir olay. Aynı zamanda dünya tarihindeki kilit anlardan biri” diyor araştırma ekibinin lideri, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi arkeoloji profesörü Reyhan Körpe.

Aslında bu keşif tamamen yeni değil. Körpe, 19. yüzyılda bölgede çalışan arkeolog Heinrich Kiepert’in de aynı alanın savaş alanı olabileceğini öne sürdüğünü belirtiyor. Ancak Körpe’nin ekibi, bu öneriyi destekleyen ek kanıtlar ortaya çıkardı.

Daha önceki akademisyenler, savaşın Çınarköprü köyünün kuzeyindeki ovalarda geçtiğini düşünüyorlardı. Ancak jeomorfolojik analizlerle Körpe ve ekibi, bu bölgenin antik çağda bir bataklık olduğunu ve savaş için uygun olmadığını belirledi. Daha doğuda ise, savaş sırasında Pers-Yunan paralı askerlerinin yerleştiği tepeyi tarif eden kayıtlarla eşleşen bir tepe fark ettiler.

Granikos Savaşı’nın daha güneyde gerçekleştiğini belirledikten sonra Körpe’nin ekibi, saha çalışmalarını tarihsel kayıtların dikkatli bir şekilde okunmasıyla birleştirerek İskender’in savaşa doğru olan rotasını haritalandırdı. Arrianos, Plutarkhos ve Diodoros gibi tarihçiler tarafından alıntılanan bu rotadaki iki şehir son yıllarda ortaya çıkarıldı. Körpe’nin ekibi bu yıl üçüncü şehri, yani Hermaion antik kentini tespit etti. Artık İskender’in, Biga Ovası’na ulaşmadan önce Özbek Köyü, Umurbey ve Lapseki üzerinden geçtiği biliniyor.

Yunan paralı askerlerinin Granikos Savaşı’na bakışı. C: Reyhan Körpe.

Ekibin önemli bulgularından biri, özellikle antik kayıtların İskender’in savaştan önceki son kamp alanı olarak işaret ettiği Hermaion antik kenti kalıntılarıydı. Araştırmacılar daha sonra, savaşın yapıldığı sırada çevredeki manzaranın nasıl göründüğünü yeniden oluşturmak için jeomorfolojik testler gerçekleştirdi.

Testler, Granikos Nehri’nin İskender’in zamanından bu yana çok az değiştiğini ortaya koydu. Ayrıca, İskender’in zamanında bazı bölgelerin bataklık olduğunu ve savaş alanı tanımına uymadığını tespit ederek bu bölgeleri eleme imkânı buldular.

Antik kayıtlar, İskender’in Pers Yunan paralı askerlerini bir tepeye konuşlandırdığını söylüyor ve ekip, yerel çiftçilerin İskender’in dönemine ait olabilecek silahlarla birlikte mezar kalıntıları bulduğu bir tepeyi umut verici bir alan olarak belirledi. Örneğin, 2024 yılında çiftçiler, tepenin güney yamacında sürüm yaparken insan kemikleri kalıntılarına rastladı. Araştırmacılar bu kemikleri inceledi ve bunların yetişkin bir erkeğe ait olduğunu tespit etti.

Körpe, “Tipik mezar işaretlerinin veya eserlerin bulunmaması, bunların resmi bir mezarlığın parçası olmadığını gösteriyordu” diyor. Ancak, bu bireyin hangi döneme ait olduğunu ve nasıl öldüğünü belirlemek için daha fazla test yapılması gerekiyor.

Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı, Granikos savaş alanını, gelişen Büyük İskender Kültür Rotası üzerinde korunaklı bir durak haline getiriyor. Körpe, ekibin yeraltında neler olduğunu daha iyi anlamak için jeofizik araştırmalar ve kazılar yapmayı planladığını söylüyor.


Live Science. 2 Ocak 2025.

Artnet News. 27 Aralık 2024.

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya Bölümü Yüksek Lisans mezunu. Aynı üniversitede Doktora adayı. İletişim: ermanbu@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login