Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinde yer alan Assos Antik Kenti’nde, antik kaynaklarda adı geçen fakat yeri bilinmeyen Bizans Han kompleksi ortaya çıkarıldı.
Çanakkale’nin Ayvacık İlçesine bağlı Behramkale Köyü’ndeki Assos Antik Kenti’nde Prof. Dr. Nurettin Arslan başkanlığında yürütülen bu yılki kazılarda, antik kaynaklarda bahsedilen ancak bugüne kadar izine rastlanamayan Han kompleksi gün yüzüne çıkarıldı.
Assos Kazıları Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan, bu yıl Assos’taki kazıların ağırlıklı olarak kentin iç kesimlerinde yer alan Bizans çağına ait kalıntılarını kapsadığını belirtti ve bu Bizans dönemi yapıları içinde kendileri için önemli olan, antik kaynaklarda bilinen, ama şimdiye kadar ortaya çıkarılmamış, Batı Kapısı’nın gerisinde bulunan, insanların konakladığı ve hastaların tedavi edildiği ‘Han’ yapısı olarak isimlendirilebilecek bir komplekse ait kalıntıları gün yüzüne çıkardıklarını söyledi.
10 yıldır kazıları sürdüren Arslan ortaya çıkardıkları kompleks hakkında bilgi verdi.
“Kompleksin kendine ait fırını, mutfağı, sarnıçları var. Buraya gelenlerin bütün ihtiyacını karşılıyor. Aynı zamanda da gelen insanların ibadetlerini yapması için mescit dediğimiz şapel de burada mevcut. O yüzden antik kaynaklarda, böyle bir yapının sözü ediliyor. Bizans dönemindeki antik kaynaklar han konusunda bilgiler veriyor. Ancak hiçbirisi böyle bir yapıyı tanımlamamış ve arkeolojik kazılarda belirlenmemiş. O yüzden de bizim bulduğumuz yapı, tabi ki doğru tanımlama yaptıysak, eğer yanılmadıysak, bu hanın nasıl olduğunu, nasıl işletildiğini, hangi mekanlardan oluştuğunu, bu mekanların hangi amaçlar için kullanıldığını buluntular sayesinde aydınlatabileceğiz. Örneğin odada birden fazla mermer masanın ele geçmesi burada insanların yemek yediğini gösteriyor. Küçük şapel ise insanların dini ibadetlerini yaptığını gösteriyor. Yine birden fazla sarnıç ve kuyuları var. Mutfak kısmı gibi bölümler var. Bunun dışında da insanların konakladıkları çok sayıda birbirine bağlanmış mekanlardan meydana geliyor. Ama hiçbir arkeolojik kazıda böyle bir yapı tespit edilememiştir. O yüzden, ilk defa Bizans Dönemi’ne ait ‘Han’ dediğimiz bir yapıyı burada ortaya çıkardığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz. İlk örneklerinden bir tanesi”
Bu yıl yapılan kazılarda, ‘Aşağı Agora’ olarak adlandırılan bölümde, Bizans Dönemi’nde meydana gelen bir depremde yıkılmış konutları da ortaya çıkardıklarını belirten Prof. Dr. Nurettin Arslan, “Büyük bir ihtimalle bu kentin ileri gelen Bizanslı ailelerinden birinin ikamet ettiği büyük bir yapı kompleksini ortaya çıkardık. Bu konutun en büyük özelliği olasılıkla bir deprem nedeniyle yıkılmış olması. O dönemdeki yaşantının ortaya konması açısından bizim için önemli bir buluntu. Çünkü depremde yıkıldığı için olduğu gibi her şey kalmış. Bu da bize özellikle Bizans dönemindeki konutlarda kullanılan malzemeler ve yaşam şekli hakkında bilgiler vermekte. Bir evde, hangi eşyalar vardı ve neler kullanıldı, bunları çözmek bizim için daha avantajlı” dedi.
Assos dendiği zaman akıllara Aristoteles’in geldiğini ifade eden Prof. Dr. Arslan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bütün antik kaynaklar onun burada yaşadığı konusunda bilgi veriyor. Aristoteles, 347 yılında gelip, 345’e kadar burada yaşamış. Beraberinde altı öğrencisi de burada. Bu da bize, onun burada dersler verdiğini gösteriyor. Bu yıl Aristoteles’in 1400. ölüm yılı olması nedeniyle Aristo yılı ilan edildi.” dedi.
Arslan, her arkeoloğun bir hayali bulunduğunu, kendi hayalinin de önemli bir filozof olan Aristoteles’in Assos Antik Kenti’nde yaşadığına dair yazıt ya da heykel gibi bir kanıt bulmak olduğunu aktardı.
Assos’un UNESCO Geçici Listesi’ne alınmasını istediklerini ve bu konuda başvuru yaptıklarını belirten Arslan, “Assos, İncil’de geçtiği için tanınan bir kent. İnsanlar kutsal kentler içinde yer aldığı için Assos’u biliyor. İncil’in dışında bir de UNESCO listesinde yer alırsa kentin ziyaretçi sayısı artacak. Ülkemizdeki olumsuz şartlar nedeniyle turizmde bir azalma var. Ama Assos’ta ziyaretçi sayısında tam tersine artma var. Bunun da sebebi bu antik kenti yabancılardan daha çok Türklerin de ziyaret etmesi. Çevre düzenlemesi ve onarımları yapıp, gelen insanların kenti daha iyi algılama ve gezmesine olanak tanırsak ziyaretçi sayısının daha da artacağına inanıyoruz.” dedi.
DHA
You must be logged in to post a comment Login