Bundan uzun zaman önce, üzerinde baykuş olan bir para, uygarlığın büyük bir kısmında geçerli ödeme yöntemi olarak kullanılıyordu.
MÖ 6. yüzyılda Antik Yunan’da ortaya çıkan bu kuş temalı gümüş sikkeler, olağanüstü saflıklarıyla ün kazanmıştı ve bazı önemli Yunan askeri seferlerini finanse ederek tarihin akışını değiştirmeye yardımcı olmuşlardı.
İlk baykuşlu sikkenin ne zaman basıldığı hâlâ tartışma konusu olsa da, tarihçilerin çoğu bu sikkelerin Atina’nın son tiranı Hippias tarafından MÖ 512 yılında tedavüle sokulduğunu düşünüyor. Ağırlığı dört drahmiye eşit olan bu sikkelere “tetradrahmi” deniyordu. Bu yeni sikke, “Wappenmünzen” olarak bilinen önceki armalı sikkelerin yerini almış ve Attika bölgesindeki Laurion’da keşfedilen büyük gümüş madenlerinin ardından dolaşıma girmişti.
Her biri drahmi başına 4.3 gram olan bu sikkelerin bir yüzünde bilgelik tanrıçası Athena’nın başı, diğer yüzünde ise onun sembolü olan baykuş yer alıyordu. Baykuşun yanında bir zeytin dalı, bir hilal ve “ΑΘΕ” harfleri (Atinalılara ait anlamında) bulunuyordu.
(İlgili: Antik Yunan Fallusları Neden Komik?)
İşte bu yazıt, baykuş sikkesinin kökenine dair bazı şüpheler doğuruyor. Zira bir tiran olan Hippias, gücü paylaşmayı seven biri değildi ve onun döneminde basılan sikkeler genellikle kendi adını taşır, kamuya ait bir ibare içermezdi.
Bu nedenle bazı tarihçiler, baykuşlu sikkenin Hippias’ın devrilmesinden sonra, demokrasiye geçen Atina’da, Kleisthenes döneminde basıldığını düşünüyor. Bu senaryoya göre, baykuş sembolü, Yunan halkını ve Klasik Yunan toplumunun sosyal-ekonomik değerlerini temsil etmesi için seçilmiş olabilir.
Kökeni ya da anlamı ne olursa olsun, baykuşlu sikke Antik Yunan refahında büyük rol oynadı. Yaklaşık yüzde 99 saf gümüşten oluşan bu sikke, kısa sürede kalitesi ve tutarlılığıyla ün kazandı ve dünyanın dört bir yanından tüccarlar tarafından kabul görüp kullanıldı.
Baykuşlu sikke sadece antik dünyanın uluslararası para birimi haline gelmekle kalmadı, aynı zamanda Yunanların MÖ 480 yılında Pers istilasına karşı kazandığı zaferi sağlayan donanmanın finansmanını da üstlendi. Persler, demokratik rejimi devirmek ve Hippias’ı yeniden tahta geçirmek istiyorlardı; bu da Yunanistan için varoluşsal bir tehdit oluşturuyordu. Bu nedenle, “baykuşun müdahalesi” olmasaydı, bugün tarih derslerinde öğrendiğimiz Klasik Yunan büyük ihtimalle çok uzun süre ayakta kalamayacaktı.
Sonuç olarak, baykuşlu sikkeyi tam olarak hangi yöneticinin çıkardığı ve neden böyle bir sembol seçildiği hâlâ net değil. Ancak bildiğimiz şey şu ki: Bu para birimi yaklaşık 400 yıl boyunca kullanıldı ve Aristoteles, Platon ve benzeri düşünürlerin gelişmesine katkı sağladı.
IFL Science. 13 Mayıs 2025.
You must be logged in to post a comment Login