Afrika’daki Ayak İzleri, Eski İnsan Davranışını Anlatıyor

Sertleşmiş volkanik tortularda korunan 400’den fazla insan ayak izi, eski Doğu Afrikalı avcı-toplayıcılar arasındaki sosyal hayatı aydınlatıyor

Engere Sero’da bulunan 408 ayak izinden bir tanesi. C: William Harcourt-Smith

Binlerce yıl önce aktif bir yanardağ olan Ol Doinyo Lengai ortaya çıktı. Yerel Masaii halkının dilinde “Tanrı’nın Dağı” olarak adlandırılan bu eşsiz yanardağ, tarihöncesi bir dönemde patladı ve yamaçlarından küllerini ve lavlarını akıttı.

Toprağı taşıyan ve yakındaki bir gölden gelen sel suyuyla karışan erimiş kütle, dağın aşağısında bulunan düzlükte hassas bir tabaka oluşturdu. Kısa bir süre sonra, ovaya yerleşen çamur sertleşmeden önce, bu çamur tabakasının üzerinden bir kabile geçti ve bugüne kadar gelen yüzlerce fosilleşmiş ayak izlerini bu tabaka üzerinde bıraktı.

Bilim insanları tarafından yapılan en mantıklı açıklama olan bu varsayımsal olaylar dizisi, Engare Sero ayak izleri olarak biliniyor ve Afrika’da şimdiye kadar bulunmuş en büyük hominin izleri topluluğunu oluşturuyor.

(Yeni Ayak İzlerine Göre Lucy’nin Türü Çok Eşli Olabilir)

Pittsburgh’daki Chatham Üniversitesi’nden insan evrimci biyolog Kevin Hatala tarafından yürütülen yeni bir çalışmada, binlerce yıl önce bu çamur üzerinde yürüyen insanlar hakkında neler bulabileceğimizi görmek için, araştırmacılar bu tarih öncesi ayak izlerini incelediler.

İlk olarak 2008 yılında bu ayak izleri araştırmacıların dikkatini çekmeden önce, yerel bir köylü tarafından keşfedilmişti ve önceki araştırmaya göre 5.760 ile 19.100 yaşlarında olduğu tahmin ediliyordu.

Daha önceki spekülasyonlar, izlerin çok daha eski, yaklaşık 120.000 yıl öncesine ait olabileceğini söylüyordu.

Her halükarda, Engare Sero’yu özel kılan şey onun yaşı değildi; yaklaşık 100 kilometre uzaklıktaki Laetoli izleri, 3.7 milyon yaşında ve erken homininlere ait dünyadaki bilinen en eski ayak izleri olma özelliğini taşıyor.

Ol Doinyo Lengai yanardağının önündeki Engare Sero ayak izi alanı. C: Cynthia Liutkus-Pierce

Engare Sero’yu diğerlerinden ayıran şey ise, korunmuş ayak izleri koleksiyonun genişliği; büyük bir grup insan tarafından bırakılan toplamda 408 ayak izinden oluşuyor. Bu eski Afrikalılar kimdi ve çok uzun zaman önce bu ovadan geçerken ne yapıyorlardı?

Tabii ki, onların yaşamlarının ve uzun zamandır devam eden kültürlerinin tam kapsamını asla kavrayamayacağız, ancak bilim insanlarının ortaya çıkarabileceği gerçek; bu kaybolan topluluğun ayrıntılarını, geçmişte yürüdükleri yoldan yeniden inşa edebilecek olmaları.

Hatala ve ekibi, ayak izlerinin tümünün çıplak ayakla, insanlar tarafından bırakıldığını, çünkü ayak parmaklarının izlerinin tek tek ayırt edilebildiğini söylüyor.

(Kanada’da 13.000 Yıllık Ayak İzleri Bulundu)

Ayak izleri arasında, 17 tane izin orta hızda yürüyen insanlar tarafından bırakıldığı, ve muhtemelen güneybatı yönünde birlikte hareket eden bir grubu temsil ettiği düşünülüyor.

Bu grupta, iki yetişkin erkek ve bir genç erkek ile birlikte, 14 yetişkin kadının olduğu düşünülüyor.

6 kişiden oluşan bir başka grubun, zıt yönde hareket eden ve çeşitli hareket hızları sergileyen insanlardan oluştuğu, iki tanesi hızlı yürüyen ve bir tanesi koşarak hareket eden bir insanın izleri olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, kuzeye doğru hareket eden bu 6 kişilik gruptaki hız farkı sebebiyle, bu kişilerin birlikte seyahat etme ihtimalinin düşük olduğunu öne sürüyor.

Araştırmacılar bu alandan geçen insanların genel olarak neden yetişkin kadınlar olduğundan tam emin olamasa da, işbirliğine dayalı yiyecek arama faaliyetinin, makul bir hipotez olabileceğini öne sürüyor.

Yazarlar; “Modern insan yiyecek arayıcılar, primatlar arasında benzersizdir, çünkü tipik olarak birlikte yiyecek ararlar ve iş bölümünü cinsiyetler arasında paylaşırlar. Ache ve Hadza gibi modern insan kabilelerinde, yetişkin kadınlardan oluşan gruplar, yetişkin erkeklerin refakatleriyle, işbirliği içinde yiyecek ararlar.” diyor.

Araştırmacılara göre bu, Engare Sero ayak izlerini açıklayabilir, ki alanda çocuklar tarafından bırakılmış herhangi bir ayak izi bulunmuyor.

“Emzirilen bebekler (muhtemelen sırtta taşınıyordu) dışında, çocuklar tipik olarak bu tür grup arama faaliyetlerinden dışlanıyor ve kampta bırakılıyorlardı.”


Science Alert. 14 Mayıs 2020.

Makale: Hatala, K. G., Harcourt-Smith, W. E., Gordon, A. D., Zimmer, B. W., Richmond, B. G., Pobiner, B. L., … & Liutkus-Pierce, C. M. (2020). Snapshots of human anatomy, locomotion, and behavior from Late Pleistocene footprints at Engare Sero, Tanzania. Scientific reports, 10(1), 1-12.

Okan Üniversitesi Mimarlık ve Kentsel Tasarım ve Peyzaj Mimarlığı bölümleri mezunu. Politecnico di Milano Üniversitesi'nde Yapılı Çevre Yönetimi üzerine yüksek lisans yapıyor.

You must be logged in to post a comment Login