Bulgaristan’daki Orta Çağ Sikkesi, Bizans İmparatorunu Betimliyor

Bulgaristan’daki yıkık bir kalede ortaya çıkarılan Orta Çağ altın sikkesi, Bizans imparatorunu tasvir ediyor olabilir.

Altın sikkenin 13. yüzyılın başlarında Bizans İmparatorluğu’na ait olduğu düşünülüyor, ancak arkeologlar bulgunun 100 yıldan daha sonraya ait olabileceğini düşünüyor. C: Svetlana Velikova

Arkeologlar, sikkenin bölgenin Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliğine geçtiği ilk yıllara tarihlendiğini düşünüyor.

Bulgaristan’da bir Orta Çağ kalesi alanında ortaya çıkarılan bir altın sikke, arkeologlara göre, Osmanlı yönetiminin ilk yıllarında burada yaşayan insanların zenginliğini gösteriyor. Ruse Bölge Tarih Müzesi’nden bir ekip, bu yıl başlarında Tuna nehri yakınlarındaki ve Bulgaristan’ın Romanya ile kuzey sınırına yakın olan Çerven köyünde yaptığı kazılarda bu sikkeyi buldu. Sikkenin Bizans İmparatorluğu’na ait olduğu düşünülüyor ve benzer sikkeler bazen 1222’den 1254’e kadar İznik İmparatoru olan III. İoannis Dukas Vatacis’e atfediliyor.

(İlgili: Orta Çağ İngiliz Sikkeleri, Eritilen Bizans Gümüşüyle Yapılmış)

Sikkenin bir tarafında, biri Bizans imparatoruna özgü giysiler giymiş iki figür bulunuyor.

Ancak, kazıların başında olan müze arkeoloğu Svetlana Velikova, bu tür sikkelerin aynı zamanda 1204 yılında Haçlı ordusu tarafından yağmalanan ve işgal edilen imparatorluk şehri Konstantinopolis’te (günümüz İstanbul) kurulan Latin İmparatorluğu tarafından da basıldığını belirtiyor.

Altın sikke ve diğer eserler, modern Çerven köyü yakınlarındaki müstahkem bir Orta Çağ kasabasının kalıntılarında ortaya çıkarıldı. C: Svetlana Velikova

Velikova, son araştırmaların, Latin İmparatorluğu’nun hükümdarlarının bilinen sikkeleri kesintiye uğratmak yerine, 1261’de Konstantinopolis geri alınıncaya kadar Bizans sikkelerinin taklitlerini bastığını öne sürdüğünü söylüyor. 13. yüzyıl tarzındaki bu sikkenin, orijinal ağırlığının yaklaşık dörtte üçü kadar daha hafif olması da dikkat çekiciydi. Bu durum, sikkelerin 14. yüzyılda bölgedeki altın standartlarına göre yeniden boyutlandırıldığını gösteriyordu.

Bu detaylar ve sikkenin bulunduğu yer göz önüne alındığında, sikkenin Çerven’in 1388’de Osmanlılar tarafından fethedilmesinden sonraki ilk yıllara tarihlendiği düşünülüyor.

Kale Duvarı

Velikova, Çerven’deki kazıların bir asırdan uzun süredir devam ettiğini söylüyor. Köyün yakınlarındaki kalıntılar, buranın 1185’ten Osmanlıların 1396’da tamamen fethetmesine kadar süren İkinci Bulgar İmparatorluğu döneminde önemli bir şehir olduğunu gösteriyor.

Velikova, 1975 yılında aynı türden üç altın sikkenin daha yakınlarda bulunduğunu belirtiyor, bu da yerel yöneticilerin, bazen kendi altınlarının yetersizliğini telafi etmek için yabancı sikkelerin kullanımına izin vermiş olabileceğini düşündürüyor.

Arkeologlar yeni buluntuların 1388’de Osmanlı ordularının Orta Çağ kentini fethetmesinden sonraki ilk yıllara ait olabileceğini düşünüyorlar. C: Svetlana Velikova

Velikova’ya göre, en son bulunan altın sikke ve diğer eserler — ok uçları, takılar ve seramik parçaları da dahil olmak üzere — Çerven’deki Orta Çağ kalesinin batı tarafındaki bir savunma duvarı boyunca yapılan kazılar sırasında bulundu.

Arkeologlar, bugüne kadar şehrin batı kısmında yaşayan insanların genellikle fakir olduğunu düşünüyordu. Ancak bu yeni buluntular, en azından bazı sakinlerin varlıklı olduğunu gösteriyor.

İkinci Bulgar İmparatorluğu, Orta Çağ Balkanlar’ında önemli bir güçtü ve Bizans İmparatorluğu’nun rakibiydi.

Ancak hem Bulgarlar hem de Bizanslılar, doğudaki birçok eski Bizans toprağını zaten işgal etmiş olan Osmanlı İmparatorluğu tarafından tehdit altındaydı.


Live Science. 3 Ekim 2024.

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login