Bir sürüngene ait timsah benzeri derinin, daha önceki fosilleşmiş deri kayıtlarından 130 milyon yıl daha eski olduğu düşünülüyor.
Erken bir sürüngen türüne ait deri, şimdiye kadar keşfedilen en eski fosilleşmiş deri ve neredeyse 290 milyon yıl öncesine ait. Söz konusu örnek, önceki rekor sahibinden 130 milyon yıl daha eski.
Paleozoik dönemden (541 milyon ila 252 milyon yıl önce) kalma deri, soyu tükenmiş Kretase (145 milyon ila 66 milyon yıl önce) dinozoru Edmontosaurus’a ve timsah derisine en çok benzeyen çakıl taşı benzeri pullarla diğer antik sürüngen türleriyle benzer özelliklere sahip. Paleontologlar yeni çalışmada, epidermal pullar arasındaki menteşeli bölgelerin yılanlarda ve solucan kertenkelelerinde bulunan deri yapılarına benzediğini belirtiyor.
Çalışmanın ortak yazarı Ethan Mooney, “Bunun teknik olarak en eski mumyalaşmış deri parçası olduğunu fark ettiğimizde çok şaşırdık.” diyor.
(İlgili: Boğa Benzeri Etçil Dinozora Ait Fosilleşmiş Deri Bulundu)
“Fosil kayıtlarında deri izleri çok nadir, ancak yine de mumyalaşmış deri kalıntısından daha yaygın. Bizim mumyalanmış derimiz, çoğu dinozorlardan gelen en eski mumyalaşmış deri örneğinden 130 milyon yıl daha eski.”
Araştırmanın başyazarı Robert Reisz, onaylanmış en eski deri fosilinin bir dinozora ait olduğunu söylüyor. Rusya’dan 21 milyon yıl daha genç başka bir fosil daha var, ancak örneğin deri olduğunun doğrulanması için yeniden incelenmesi gerekiyor.
Araştırmaya göre deri fosili, karasal sürüngenlerde, kuşlarda ve memelilerde bulunan derinin en dış tabakası olan korunmuş epidermisin bilinen en eski örneği. Yapı, türlerin su ortamlarından tamamen karasal ortamlara geçişi ve hayatta kalması için hayati öneme sahip olmuş olabilir, çünkü organlarını dış elementlerden koruyordu.
Tırnak büyüklüğündeki küçük deri fosili, diğer örneklerle birlikte Oklahoma’daki Richards Spur kireçtaşı mağara sistemindeki kil çökeltilerinde korunmuş halde bulundu. Deri ve yumuşak dokular nadiren fosilleşmiş olsa da araştırmacılar, mağara sisteminin ince kil çökeltilerinden oluşan karmaşık bileşiminin, oksijensiz bir ortamda yağ sızıntısıyla birleştiğinde muhtemelen bozulmayı yavaşlattığını ve örneği koruduğunu söylüyor.
Araştırmacılar fosili mikroskop altında incelediklerinde, Karbonifer döneminde amfibi atalardan evrimleşen sürüngenler, kuşlar ve memelilerden oluşan karasal bir omurgalı grubu olan amniyotların derisinde yaygın olarak bulunan epidermal dokuları buldular.
Bu canlının yaşadığı dönemde henüz dinozorlar ortaya çıkmamıştı ve hayvanlar, balığa benzeyen dört ayaklı omurgalılardan oluşuyordu. 2009 yılında yapılan bir araştırmaya göre, bu ilk tetrapodlar timsahlara, kertenkelelere, yılan balıklarına ve yılanlara benziyordu.
Mooney, bu eski soylar bugün görülebilse muhtemelen sürüngene benzetileceğini söylüyor. Mumyalaşmış deri ve ilgili izlerin bize bu atasal sürüngenlerin derisinin nasıl olacağını gösterdiğini de sözlerine ekliyor.
Ancak araştırmacılar, herhangi bir iskelet ya da başka kalıntı bulunmadığından, hayvanın türünü ya da derinin hangi hayvandan geldiğini belirlemenin mümkün olmadığını söylüyor.
Mooney, günümüzde yaşayan hayvanlarda görülenlere benzeyen fosilleşmiş derinin keşfedilmesinin, bunun karadaki başarıları için kritik öneme sahip olduğunu gösterdiğini söylüyor.
Bu erken dönem deri ve üzerindeki yapılar, canlıların su ortamlarından karasal yaşam alanlarına geçmesini sağladı ve sonuçta kuşların, memelilerin ve sürüngenlerin evrimine yol açtı.
Live Science. 16 Ocak 2024.
Makale: Mooney, E. D., Maho, T., Philp, R. P., Bevitt, J. J., & Reisz, R. R. (2024). Paleozoic cave system preserves oldest-known evidence of amniote skin. Current Biology.
You must be logged in to post a comment Login