Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, katıldığı bir iftar programında Kültür ve Turizm bakanlıklarının birbirinden ayrılması gerektiğini söyleyerek hepimizi şaşırttı.
Daha önce Şubat ayında, Manisa’daki Rum Mehmet Paşa Bedesteni’nin açılışında yaptığı konuşmada, Camlı Köşk, Kalehöyük gibi Türkiye’nin tarihi yerleri ile ilgili hiçbir şey bilmediğini itiraf eden Arınç, bu sefer Kültür ve Turizmin ayrı şeyler olduğunu, dolayısıyla bakanlıklarının birbirinden ayrılması gerektiğini söyleyerek şaşırttı.
Türkiye’de kültür varlıkları ile ilgili en büyük problemlerden birinin ‘devletin kültür varlıklarına sadece turizm gözüyle bakması’ olduğu düşünüldüğünde, Arınç’ın bu beklenmedik sözleri dikkat çekti. Arınç’ın yaptığı konuşma şu şekilde;
“Ben Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın birleşmesini başından beri yanlış bulduğunu ifade eden bir insanım. Çünkü kültürün turizmle birleşik, birbirini destekleyen yönleri olabilir ama kültür başlı başına bir hazinedir. Kültür başlı başına insanın hayatını vermesi gerekli bir alandır. Turizmle birleşince bir insan mesaisinin en azından yarısını, öbür tarafa da ayırmak durumunda kalacaktır. Hatta turizm gelirleri tatlı gelince, buna yüzde 60, 70 daha fazla ağırlık verecektir. Kültür nerede kaldı? 4-5 kitap basmakla kültür hizmetini yaptığımızı zannetmeyelim.”
Arınç daha önce Japon turistlerin deniz kum güneş yerine arkeoloji için gelip para bıraktıklarını ve bu yüzden tarihi yerlerin tanıtılması gerektiğini söylemişti.
“Kalehöyük dedikleri yer Kaman’ın bir beldesiymiş. Japonlar çok geziyor, 170 milyon nüfusları var ve 170 bin turist ancak Türkiye’ye geliyor. Hepsi paralı, güneş, deniz, kum yerine tarih, arkeoloji için gelip ve para bırakıyorlar. Tek sevdikleri yer bizim şu Kapadokya yöresi ya da İstanbul’daki Dolmabahçe Sarayı. Japonları Türkiye’ye çekmenin yolu bu özelliklerimizi tanıtabilmekte.”
You must be logged in to post a comment Login