Anayasa Mahkemesi, Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılmasına ilişkin yapılan bir başvuruyu reddetti.
UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Ayasofya, İstanbul’un 1453 yılında Osmanlı Devleti tarafından fethedilişinden önce, 900 yıldan uzun bir süre boyunca Rum Ortodoks kilisesinin merkezi olarak hizmet vermişti.
Fetih sonrasında zaferin bir sembolü olarak camiye çevrilen Ayasofya, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ardından 24 Kasım 1934’te Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararla müzeye dönüştürüldü ve günümüze ulaşan tartışmaların odak noktası oldu.
(İstanbul’daki Ayasofya’nın Ortaçağ’daki Görkemli Sesi Canlandırıldı)
Ayasofya’da ibadet yapılması amacıyla idareye ve ilgili yargı makamlarına başvuru yapan bir dernek, başvurularından sonuç alamayınca Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.
Derneğin başvurusunda, Ayasofya’nın namaz kılınması için ibadete açılması yönündeki talebin reddedilmesi nedeniyle din ve vicdan hürriyetinin ihlal edildiği öne sürüldü. Öncelikle derneğin bireysel başvuruda bulunma hakkı olup olmadığını irdeleyen Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü, başvuruyu “kişi bakımından yetkisizlik” nedeniyle kabul edilemez buldu.
İhlale neden olduğu ileri sürülen kamusal işlemden, başvurucu dernek tüzel kişiliğinin etkilenmediği sonucuna varıldığı öğrenildi. Bu nedenle başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verildi.
2015 yılında Ayasofya Müzesi’nde açılışı gerçekleşen bir serginin Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlaması, kayıtlara Ayasofya’nın iç kısmında 85 yıl sonra okunan ilk Kuran-ı Kerim olarak geçmişti.
Geçtiğimiz yıl ise binlerce kişi Ayasofya Müzesi’nin cami olarak ibadete açılması için Ayasofya Meydanı’nda fetih namazı etkinliğinde bulunmuştu.
Ahval. 13 Eylül 2018.
You must be logged in to post a comment Login