İskoçya’nın Aberdeen şehrinde bir evin arkasındaki insan kemiklerinin keşfi, tarihin karanlık bir yüzüne ışık tuttu: 19. yüzyılda anatomik uygulamalar için ölmüş insanların bedenleri yasadışı olarak kullanılmış.
Şehrin en eski bölgesinde bulunan 200 yıllık bir evin arka bahçesinde hendek kazan inşaat işçileri geçen yılın sonuna doğru kemikleri buldu.
İskoç yasaları gereği, insan kemiği bulunduğunda polis çağırılması gerektiğinden, işçiler olayı polise bildirdi ve polis de kemiklerin yakın bir zamanda ölen insanlara ait olup olmadığını anlayabilmek için Aberdeenshire’ın bölgesel arkeoloğu olan Bruce Mann’ı çağırdı.
(300 Yıllık İsa Heykelinin Poposunda Gizli Not Bulundu)
Mann, “İnsan kafatası gibi bazı kısımların ne olduğu oldukça belirgindi.” diyor. Bulguları inceledikten sonra kemiklerin 100 yıldan daha eski olduğunu belirtti.
Yasadışı Uygulamalar
Arkeologlar, evin avlusunda toplam 115 insan kemiği ortaya çıkardı; osteoarkeolog olan Rebecca Crozier tarafından üzerinde çalışılması için de onları Aberdeen Üniversitesi’ne teslim etti.
Crozier, kemik parçalarını bir araya getirdiğinde ve radyokarbon tarihlemesiyle yaşlarını belirlediğinde kemiklerin muhtemelen 1750-1850 arasında yaşamış yedi farklı kişiye ait olduğunu ve bu bireylerin ikisinin çocuk olduğunu buldu.
Yaptığı incelemeler sonucu, kemikler üzerindeki izlerin, ölümden sonra insan vücudunda gerçekleştirilen, kafatasının içini açma işlemi olan kraniotomi de dahil olmak üzere, tıbbi işlemler sonucu oluşan yaralar olduğunu belirtti.
Bu durum, o zamanlar İngiltere’deki en iyi tıp okullarından biri olan Aberdeen Üniversitesi’ndeki öğrenciler tarafından tıp eğitimi için cesetlerin tekrardan kullanıldığını gösteriyor.
Tıp öğrencilerinin, inceleme ve ameliyat amacıyla ölü bedenleri kullandıktan sonra yasal cezalardan kaçmak için 1850’lerde yedi cesedin hepsini avluya gizlice gömdüğü düşünülüyor.
(6. Yüzyıl Keşişlerinin Dinen Yasak Yiyecekler Tükettiği Ortaya Çıktı)
Crozier, “Bedenleri nasıl bulduklarından emin değiliz. Ama o zamanlar göz önüne alındığında, yaptıkları şey kesinlikle iyi değil.” diyor.
Anatomi Yasası
Mann, 1832’de kabul edilen Anatomi Yasası adındaki bir kanunun, inceleme ya da tıp okullarında ameliyat için ölü bedenlerin kullanılmasını büyük ölçüde kısıtladığını açıkladı.
Yasa, bazen mezar hırsızlığı gibi olaylara yol açan, genellikle kar amacıyla tıp eğitiminde ölü bedenlerin satılması üzerine kamu tepkisi topladıktan sonra kabul edildi.
Araştırmanın zirve yaptığı nokta, cesetleri “inceleyen” bu korkunç uygulamanın Edinburgh’daki anatomi derslerinde kullanılsın diye cesetleri satmak için 16 cinayet işleyen William Burke ve William Hare’nin rezil işlerini ortaya çıkarması oldu.
Mann, “Görünüşe göre, Anatomi Yasası’ndan birkaç yıl sonra bazı tıp öğrencileri hala inceleme ve ameliyat amacıyla ölüleri kullanıyordu.” diyor.
Araştırmaları, şüphelilerden biri olan Alexander Creyk adında 1851 nüfus sayımında evin kiracısı olarak kaydedilen bir tıp öğrencisini de ortaya çıkardı.
Mann, cesetleri kendi tıbbi işleri için kullanmanın yanı sıra Creyk’in, cesetleri Aberdeen Üniversitesi tıp fakültesine oldukça yakın olan evde kalan diğer tıp öğrencileriyle de paylaşmış olabileceğini söylüyor.
Kanıtlar ne kadar da Creyk’in bu çirkin işlere bulaştığına işaret etse de, Mann hala emin olmadığını söylüyor: “Bu olay, bu zavallı bireye karşı yapılmış fazlasıyla dolaylı bir kanıt.” diyor.
“Creyk tamamen masum, şans eseri o sırada orada bulunan ve tıp okuyan bir kiracı olabilir.”
Mann, “Kemikler kaydedilip analiz edildiklerinden sonra Aberdeen’deki bir mezarlığa tekrardan gömülecek.” diyor.
Livescience. Tom Metcalfe. 31 Ekim 2019.
You must be logged in to post a comment Login