Mısır’daki Thmuis Antik Kenti’nde “Nilometre” adında, Nil Nehri’nin su seviyesini ve vergileri hesaplamak için kullanılan 2200 yıllık yapı bulundu.
Muhtemelen MÖ. 3. yüzyılda inşa edilmiş olan Nilometre, bin yıl boyunca Nil Nehri’nin su taşkınları sırasında seviyesini hesaplamak ve vergileri hesaplamak için kullanılmış. Bu cihazlara Antik Mısır’da oldukça az rastlanıyor.
Nilometre’nin bulunduğu modern El Mansoura kentinde çalışan ekip üyesi Hawaii Üniversitesi’nden arkeolog Jay Silverstein, “Nil Nehri olmadan Mısır’da hayat olmazdı” diyor. Silverstein: “İlk başta bunun tapınak kompleksinin bir parçası olduğunu zannettik. Nil Nehri’ni bir tanrı olarak düşünmüş olabilirlerdi ve Nilometre de bunun pragmatik ve manevi bir yüzü olabilirdi.”
1970 yılında Asvan Barajı tamamlanmadan önce, Nil Nehri her yıl Temmuz sonunda ya da Ağustosta taşarak çevredeki ovaları sular altında bırakırdı. Eylül ve Ekim aylarında sular geri çekildiğinde, arkasında arpa ve buğday gibi besinlerin yetiştirilmesi için elverişli olan alüvyonlu bir toprak bırakırdı.
Fakat yıllık taşkınların şiddeti oldukça çeşitliydi. Su taşkını o yıl için küçük çapta kalırsa, çevredeki ovalarn sadece küçük bir kısmı alüvonla kaplanır ve bu da kıtlığa neden olurdu. Su taşkını çok şiddetli olduğunda ise etraftaki tüm evleri ve yapıları yıkarak, ekinleri de öldürürdü.
Su Ölçer ve Vergi Tablosu
Büyük kireçtaşı bloklardan inşa edilen Nilometre 2.4 metre çapında, içine inen bir merdivene sahip dairesel bir kuyuydu. Nilometre’nin içinden bir kanal Nil Nehri’ne bağlanıyordu ya da sadece basit olarak nehrin seviyesini ölçüyordu. Nehirden yeterince verim alınabilmesi için en optimum seviye yaklaşık 3 metreydi.
Firavunlar döneminde Nilometre’nin vergi artışını hesaplamak için kullanıldığını ve muhtemelen Helenistik dönemde de bunun söz konusu olduğunu belirten Robert Littman, “Eğer Nilometre verimli bir hasat dönemi olacağını öngörüyorsa, vergiler de bu oranda artıyordu” diyor.
Nilometre’nin içindeki kireçtaşı blokların üstünde Grekçe isimlerin kazındığı da tespit edildi. Her ismin yanında bir sayı yazıyordu. Dolayısıyla bloklara kazınan bu isimlerin, yapının inşa edilmesine para desteği sağlayan kişiler olduğu tahmin ediliyor. Antik Mısır, MÖ. 3. yüzyılda Büyük İskender’in ölümünden sonra, Yunan yanlısı Ptolemaioslar tarafından yönetilmişti.
Bugün Nil Nehri’nin yalnızca üç kolu olmasına karşın, o dönemlerde en az yedi kolu vardı. Zaman içinde nehrin bazı kanalları kurudu ve bazı kanalları da yatak değiştirdi. Değişen yataklarla birlikte insanlar da yerleşimlerinin yerini bu yataklara göre değiştirdi.
nationalgeographic.com
You must be logged in to post a comment Login