Kuramsal Arkeoloji ve Önemi

Kuram/Teori; bilimsel anlamda kuramlar/teoriler niye ve nasıl soruları başta olmak üzere çeşitli problemlerin cevaplanması maksadıyla kanıtlarla desteklenmiş geniş kapsamlı önermelerden oluşur. Bu önermeler belirli bir konuda hipotez olarak ortaya atılıp, sistematik gözlemler sonucu çeşitli değişimlere uğrayarak teze dönüşebilirler. Kuramsal/Teorik Arkeoloji ise bu yaklaşımın arkeolojik veri ile bağdaşık şekilde uygulanmasını ifade eder.

Kuramsal Arkeoloji ve Önemi

Kuramı arkeolojiye niye uygularız? Buna neden ihtiyacımız var? Bir hematologsunuz size bir damla kan veriliyor bunu incelemeniz bekleniyor fakat mikroskobunuz yok. Arkeolojide de buna benzer olarak, kazıdan gelen malzemeniz var fakat kuram yoksa mikroskopsuz bir hematologsunuz. Arkeolojik buluntulara betimleyici ve göreli bir zaman dilimi oluşturma mantığındaki yaklaşımlar, nesnelerin benzerliği yoluyla kültürel sınırlar oluşturmaya çalışırlar. Bu mantıkta arkeolojik malzemeye neden? ve nasıl? soruları yönetilmez. Ancak Gordon Childe’ın çok erken bir tarihte belirttiği üzere objelerden elde edeceğimiz veriler çok sınırlıdır.

Kuramsal Arkeoloji ve Önemi

Arkeoloji’de farklı seslerin ve yorumların olmasının nedeni kuramdır. İnsani düşünceyi biçimlendiren kültürün yansımaları aynı konuda farklı eğitim ve kültür düzeylerindeki araştırmacıların fikir ayrılığına neden olan doğal bir sonuçtur. Bu nedenle farklı alanlardaki araştırmacıların kuramları başka kuramları etkileyebilen ucu açık bilgilerdir.

Bu duruma en iyi kanıt, Darwin’in doğal seleksiyon kuramına kendi 20 yıllık titiz çalışmasıyla değil, ekonomist Thomas Malthus’un nüfus artışı ile ilgili kuramından ulaşmasıdır. Klasik arkeologlar prehistoryen ve antropologlardan ayrılmış ve antik kentlerin tapınak gibi kamu yapıları gibi anıtsal nitelikteki mimarileri üzerinde durmuşlar ve genel kent planlarını çıkarmakla ilgilenmişlerdir. . Yeni nesil arkeolog olarak tanımlanan daha çok kuramsal bir bakış açısıyla nesneye yaklaşan arkeologlar objenin arkasındaki birey olarak insanı ve onun mensubu olduğu toplumun örgütlenme biçimini çok çeşitli yönlerden incelemeye çalışırlar.

Kuramsal Arkeoloji ve Önemi

Kuramsal Arkeolojinin Başlangıcı

Kuramsal arkeoloji, dünyada adını yavaş yavaş 1800’lü yıllarda duyurmaya başladı ve resmiyete dökülmesi 1965 yılını buldu. İlk olarak 1965 yılında The Social Organization Of Prehistoric Communities ile ABD’de konuşulmaya başlandı ve devamında çeşitli kitaplar sempozyumlarda konuşulmaya ve tartışılmaya devam edildi.

Kuramsal arkeolojinin tartışıldığı en önemli platformlardan biri şüphesiz TAG (Teorik Arkeoloji Grubu) toplantıları. Colin RENFREW ve Andrew FLEMİNG öncülüğünde ilk olarak 1979 da İngiltere’de düzenlenen toplantı büyük bir heyecanla dünyanın birçok yerine yayıldı ve konuşuldu. 2000 yılından itibaren İskandinav ülkelerinde Nordic-TAG, 2008 yılından itibaren ABD’de TAG-USA ve sonrasında Yunanistan ve birçok ülkeye ulaştı.

Kuramsal Arkeoloji ve Önemi

Türkiye’de Kuramsal Arkeoloji

1962’li yıllarda Türkiye’de de kuramsal arkeoloji adına ilk çalışmalar Sönmez KANTMAN ve Ali M. DİNÇOL işbirliği ile başladı. 1965’te yayımlanan bir makale “Arkeolojide Yeni Kavramlar Ve Metodolojik Araştırma Planlaması” ve hemen arkasından gelen Analitik Arkeoloji kitabı yayımlandı. 1969 yılında Ufuk Esin “Kuantitatif Spektral Analiz Yardımıyla Anadolu’da Başlangıcından Asur Kolonileri Çağına Kadar Bakır Ve Tunç Madenciliği” Arkeometri içerikli kitabını yayımladı.

TAG-Turkey ilk olarak 2013 yılında ilk toplantısını yaptı fakat 10 yıl öncesinde 2003 yılında, Türkiye’nin ilk kuramsal arkeoloji ve sorunlarının konuşulduğu TAP(Toplumsal Arkeoloji Platformu) toplantısı Güneş DURU ve Oğuz ERDUR’un çabalarıyla yapıldı. Toplumsal Arkeoloji Platformu’nda yapılan sunumlar toplanıp bir kitap olarak basıldı. 2013 yılının Şubat ayında Tematik Arkeoloji Serisi ilk toplantısını gerçekleştirdi ve arkasından 2014 Şubat ayında 2. TAS, 2015 Haziran ayında 3. TAS, 2016 Şubat ayında 4. TAS toplantısı yapıldı. TAG-Turkey şekillenirken hemen birkaç ay öncesinde TAS(Tematik Arkeoloji Serisi) İlk toplantısını yapıp sunum özetlerini bir kitapta topluyordu. TAG-Turkey ilk toplantısını 2013 mayıs ayında, 2. Toplantısını ise 2015 yılının şubat ayında gerçekleştirdi. TAG-Turkey 2 seri, TAS ise 4 seri olarak düzenlenmiş ve devam etmekte.

Kuramsal Arkeoloji ve Önemi

Kuramsal arkeolojinin temeli ve gelişimi 

Kuramın temeline bakıldığında, kültür tarihçi arkeolojinin felsefeyle tam anlamıyla karşı karşıya gelişi İngiltere’nin Roma Arkeolojisi’nde meydana geldi. Buna hem bir klasik arkeolog hem de felsefeci olan İngiliz Oxford akademisyeni Robin Collingwood neden oldu.

Collingwood arkeolojik düşüncenin doğasını felsefik olarak test etme çabasında olan ilk felsefeciydi. Bizler kuramsal düşünemeseydik, artan nüfus ve toplumsal dönüşüm olgusunu anlayamazdık. R.Pumpelly, H.Peake, H.J.Fleure ve Childe tarafından iddia edilen Vaha Teorisi de aynı mantıktadır. Özellikle Yakındoğu’daki buzul erimesi sonrasında oluşan kuraklık insanları az olan su kaynakları etrafında toplamıştır. Burada biriken yoğun nüfusun beslenebilmesi için daha fazla emek gerekmiş, bu da toplumda radikal bir dönüşümü yani Neolitik devrimi doğurmuştur. Kuram olmadan Vaha Teorisinden bahsetmek mümkün olmazdı.

Kuramsal Arkeoloji ve Önemi


Clive GAMBLE 2014,Arkeolojinin Temelleri
Bruce G.TRİGGER 2014, Arkeolojik Düşünce Tarihi
Colin RENFREW, Paul BAHN 2013, Arkeoloji Anahtar Kavramlar
2014, Yerleşim Sistemleri Ve Mekan Analizi TAS1
Güneş DURU , Oğuz ERDUR 2003, Arkeoloji: Niye? Nasıl? Ne İçin? TAP
2014, Yerleşim Sistemleri Ve Mekan Analizi TAS1
tematikarkeolojiserisi.wordpress.com
tagturkey.wordpress.com
tagturkiye2014.wordpress.com

Arkeofili editöryel servisi. İletişim: arkeofili@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login