İrlanda’daki Bataklıkta 3.500 Yıllık Tereyağ Bulundu

İrlanda’daki bataklıklarda bulunan gömülmüş tereyağlar, bu geleneğin tam 3.500 yıl öncesine dayandığını gösteriyor.

Bu bataklık yağı, 775-895 yıllarına uzanıyor ve tahta bir kapta saklanmış. C: İrlanda Ulusal Müzesi

Yüzlerce yıldır, kuzey Avrupa’daki turba bataklıklarında çalışan insanlar, tahta kaplardan hayvan mesanelerine kadar birçok şeye sarılmış gizli tereyağlara rastladılar. Bunların amaçları hala tartışılıyor olsa da, yeni araştırmalar bu tereyağların kaynağını ortaya koydu.

Bataklık yağı ilk olarak 17. yüzyılda belgelendi. Beyaz / sarı mumsu topaklar, tipik olarak bataklık kömürü kesicileri, çürümüş bitki maddesini yakıt için toplarken bulunur.

Turba bataklıkları genellikle su üstünde ya da çevresinde bir sulak alan bitki örtüsü katmanına sahiptir ve bu organik materyali oldukça iyi koruyan oksijensiz bir ortam yaratabilir.

(2000 Yıllık Bataklık Cesetleri Hala Gizemini Koruyor)

Turba bataklıkları son Buzul Çağı’nın sonunda meydana geldi ve kuzey iklimlerindeki insanlar bu bataklıkları yiyecek ve hatta cesetleri saklamak ve korumak için nasıl kullanacaklarını buldu.

Geçtiğimiz birkaç yüzyıl boyunca yaklaşık 500 bataklık yağı örneği ortaya çıkmış olsa da, bunların tam olarak neyden yapıldığı ve neden bataklığa konuldukları konusunda hala bir anlaşmazlık var.

Bir bataklık tereyağı örneği. C: İrlanda Ulusal Müzesi

Bataklık tereyağları neyden yapılıyordu?

Arkeolog Jessica Smyth liderliğindeki araştırmacılar, ilk soruyu cevaplamak için kararlı izotop analizlerini ve İrlanda’dan 32 bataklık tereyağı numunesinin radyokarbon tarihlemelerini yaptı.

Bataklık yağının analizinde önceki denemeler kısa sürdü, çünkü tereyağının hayvansal kökenli olduğu bilinmesine rağmen, teknikler yağ dokusu ile süt yağları arasında ayrım yapamadı.

(İrlanda’da Bir Bataklıkta 2,000 Yıllık Tereyağ Bulundu)

Bu sert kokulu topakların, donyağı, içyağı, domuz yağı ya da süt yağı gibi hayvansal bir yağ ürünü olup olmadığı sorusunu çözmek için, Smyth ve arkadaşları, numunelerdeki ayrı ayrı yağ asitleri üzerinde kararlı karbon izotop analizi kullandılar. “Bu değerler, Britanya’daki hayvanlar da dahil olmak üzere, modern referans hayvan yağlarının global bir veritabanıyla karşılaştırıldı.”

Elde ettiği sonuçlar, İrlanda’daki 32 yağı numunesinden 26’sının, bir geviş getirici süt yağına karşılık gelen aralıkta tüm değerleri gösterir bir şekilde, geviş getiren süt kökeninden geldiği bulundu. Diğer üç bataklık tereyağının da bir süt kaynağından türetilmiş olması muhtemeldi, fakat geri kalan bataklık tereyağları tam olarak sınıflandırılamadı.

Farklı zamanlarda bataklıklarda bulunmuş tereyağlar.

3.500 yıllık gelenek

Karbon izotopları ile çalışırken, araştırmacılar ayrıca numunelerin her birinin yaşını belirlemek için radyojenik karbon-14 kullandılar. Sonuçlara göre, Erken Bronz çağdan (MÖ 1700), MS 17. yüzyıla kadar en az 3.500 yıl süren olağanüstü uzun ömürlü birikim geleneği ortaya çıktı.

Bronz Çağı tarihleri, bataklığa tereyağı gömme geleneğinin, arkeologların sandığından 1500 yıl kadar önce başladığına dair en açık kanıtları sağladığından son derece önemli.

Neden bataklığa gömüyorlardı?

Fakat şimdi Smyth ve meslektaşları bataklık yağının gerçekten de yağ olduğunu kanıtladı, bu da ikinci en önemli soruyu geride bıraktı: İnsanlar neden sürekli olarak yüzlerce yıl boyunca bir turba bataklığına tereyağı koymuşlardı?

İlk Ortaçağ resmi kayıtları, tereyağın önemini gösteriyor. Bu dönemde yiyecek ya da kira için ödeme yapmak için tereyağ kullanılabiliyordu, bu da belki de tereyağı servetinin bataklıklar içinde kalmasına neden oluyordu.

Ancak Ortaçağ sonrası tarihi kayıtlar, depolamanın buzdolaplarından önceki çağda büyük ölçüde bir pratiklik meselesi olduğunu gösteriyor. Yine de diğerleri bunun ritüel veya adak davranışları olduğunu iddia ediyor.

Araştırmacılar, “Yaklaşık 4.000 yıl boyunca bataklık yağının biriktirilmesinin tek bir nedeni yok olamaz. Ayrıca, faydacı veya ritüel motivasyon arayan açıklamalar, geçmişte uygulanması zor yararsız kategorileri öne sürüyor.” diyor. Araştırmacılar, bunların aksine, bataklık yağının amacının zaman içinde geliştiğini ve farklı yerlerde farklı anlamlara sahip olabileceğini öne sürüyor.

Bu bataklık yağı, 775-895 yıllarına uzanıyor ve tahta bir kapta saklanmış. C: İrlanda Ulusal Müzesi

20. yüzyıla kadar süren gelenek

Smyth ve meslektaşlarının bulduğu en yakın tarihli üç bataklık tereyağı, MS 1550-1850 yılları arasına ait. Bu da bataklık yağının en eski yazılı kayıtlarıyla örtüşüyor. Örneğin, Thomas Dineley, 17. yüzyılın ortalarında İrlanda’yı ziyaret etmiş ve seyahatlerinde bir tür etnografik davranış kaydetmişti. Yerel halkın yağı nasıl yediğini şöyle anlatmıştı: “Lent için çok hızlı bir şekilde hazırlanmak için bir tereyağına konmuş, _, bir çeşit garlick ile karıştırılmış ve bir süre bir bataklığa gömülmüş”

Smyth ve meslektaşlarının da belirttiğine göre, deneme amaçlı modern bataklık yağı üretimi iki hafta kadar sürüyor ve “yaşlı veya değiştirilmiş tereyağlarının hiçbir şekilde yenemeyeceğini” gösteriyor.

“Böyle bir uygulama kırsal İrlanda’nın bazı bölgelerinde, fırıncılık ve tereyağ yapımı ile ilgili çok yaygın olarak belgelenmiş halk batıl inançları ve gelenekleri ile birlikte 20. yüzyılın başlarına kadar sürmüş olabilir.


Forbes. 15 Mart 2019.

Makale: Jessica Smyth, Robert Berstan et al. 2019. Four millennia of dairy surplus and deposition revealed through compound-specific stable isotope analysis and radiocarbon dating of Irish bog butters. Scientific Reports.

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü mezunu. İstanbul Üniversitesi Prehistorya Bölümü Yüksek Lisans mezunu. Aynı üniversitede Doktora adayı. İletişim: ermanbu@gmail.com

You must be logged in to post a comment Login