Dünyanın İlk Bebek Tüylü Gergedanı Bulundu

Sibirya’daki buzullarda , üstündeki postuyla korunmuş bir bebek tüylü gergedanın kalıntıları bulundu. 10,000 yaşında olduğu düşünülen Sasha adı verilen hayvan, böylece bulunan ilk çocuk tüylü gergedan oldu. Bebek tüylü gergedan, sürekli buz tabakaları sayesinde iyi derecede korunmuş. Bilim insanları Sasha’dan DNA örneği elde etmek konusunda oldukça ümitli.

10,000 yaşında tüylü gergedan dna

Tüylü gergedan Sasha, Rusya’nın en büyük ve en soğuk bölgesi olan Yakutistan Cumhuriyeti’nde bir derenin yanındaki bir geçitte, yerel bir avcı tarafından bulundu. İlk başta bir ren geyiği leşi bulduğunu sanan avcı, büyümeye başlamış gergedan boynuzunu fark edince dünyanın ilk bebek tüylü gergedan keşfinin yapıldığı anlaşıldı.

Yavrunun kesin yaşı bilinmiyor fakat The Siberian Times sitesine göre, 18 aylık olduğu tahmin ediliyor. Sasha’nın ne zaman öldüğüyle ilgili daha kesin sonuçlar, 6 ay içinde açıklanacak.

Yavru tüylü gergedanın tüylü postu, bir kulağı, bir gözü, burun delikleri ve ağzı mükemmel şekilde korunmuş ve bu uzuvlar açıkça görülebiliyor. Hayvanın vücudunun üstünde iki boynuzun kalıntıları da bulundu. Vücudunun alt kısmı ise buz tabakasının dışında kaldığı ve vahşi hayvanlar tarafından yendiği için bulunamadı. Kalıntılar 60 kilo ağırlığında.

Yakutistan Bilim Akademisi’nin Mamut Faunası Departmanı başkanı Albert Protopopov, buluntuların eşsiz olduğunu kaydetti. Protopopov “Dünya çapında bulunan yetişkin tüylü gergedan sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Bebek bir tüylü gergedan ise daha önce hiç bulunmamıştı. 21. yüzyılda yetişkin tüylü gergedanlardan sadece bir tane, 2007’de Yakutistan’da bulundu” dedi.

10,000 yaşında tüylü gergedan dna

Protopopov, bir bebek gergedanın kafatasını bulmanın bile çok şanslı bir olay olduğunu söyledi.  “Bunun olası bir açıklaması,  gergedanların çok yavaş üremesi. Bu yüzden anneler, bebek gergedanları çok iyi koruyor. Bebeklere yapılan saldırılar nadiren başarılı oluyor. Bebek gergedanların ölüm oranı işte bu yüzden çok düşük olabilir”

Araştırmacılar, Gergedan Sasha’nın, bu türün nasıl büyüdüğü ve geliştiği, hangi koşullarda yaşadığı, ve hangi modern hayvana en yakın olduğu sorularını cevaplayacağını umuyor. Protopopov “Yetişkin tüylü gergedanların morfolojisi hakkında bir fikrimiz var ama bebek gergedanlar hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Bu zamana kadar bir bebek gergedan dişiyle bile çalışma olanağımız olmamıştı. Şimdi ise bütün kafatası, kafa, yumuşak dokular ve çok iyi korunmuş dişlerimiz var!” diyor.

Bilim insanları, bulunduktan sonra dondurularak muhafaza edilen kalıntılardan DNA elde etmeyi deneyecek. Dondurma işleminin DNA elde etme şansını arttıracağı düşünülüyor.

Bebek gergedana, kendisini bulan avcı Alexander Bandarov’un ismi veridi. Ruslar “Sasha”yı Alexander isminin kısaltması olarak kullanıyorlar.

10,000 yaşında tüylü gergedan dna

Tüylü Gergedan Nedir?

Tüylü gergedan, Pleistosen döneminde Avrupa ve Kuzey Asya’da yaygın olarak yaşayan ve son buzul çağında sağ kalmayı başarmış, şu anda ise nesli tükenmiş olan bir gergedan türü.

Türün son örneğinin yaklaşık 10,000 yıl önce öldüğü düşünülüyor. Pleistosen döneminde tüylü gergedanlar, batıda İskoçya’dan İspanya’ya, doğuda ise Güney Kore’ye uzanan geniş bir coğrafyada yaşadı.
10,000 yaşında tüylü gergedan dna

Tüylü gergedanlar yaşadıklara çevre koşullarına uyum sağlamıştı: kalın bacakları ve buzlu tundrada onları koruyan kalın postları vardı. Daha önce yapılan DNA araştırmaları, tüylü gergedanın en yakı n modern akrabasının Sumatra gergedanı olduğunu gösterdi.

İskeletlere ve mağara resimlerine bakarak, tüylü gergedanların 4 metre uzunluğuna ve 2 ton ağırlığına ulaştığı düşünülüyor. Kafatasındaki iki boynuz keratindendi ve bulunan en uzunu 61 santimetre idi.

Tüylü gergedanlar boynuzlarını savunma amaçlı ve olası eşlerini etkileme amaçlı kullanıyorlardı. Fakat zamanlarının çoğunu otlayarak geçiriyorlardı.

Yaklaşık 10,000 yıl önce nesillerinin neden tükendiği tam olarak anlaşılabilmiş değil. Fakat tüylü mamutlar gibi, erken insanlar tarafından aşırı avlanma nedeniyle, ve de Buz Çağı’nın gerilemesiyle hastalıkların yayılması sonucu nesilleri tükenmiş olabilir.

Daily Mail Online

Robert Kolej’de okuduktan sonra, Kanada-McGill Üniversitesi’nde Antropoloji ve Klasik Tarih bölümlerini bitirdi. Koç Üniversitesi’nde Tarihöncesi Arkeoloji alanında yüksek lisans yaptı. 2015-2017 yılları arasında İstanbul’daki Pera Müzesi’nde koleksiyon sorumlusu olarak görev yaptı. Şu anda A.B.D.’deki Notre Dame Üniversitesi’nde doktora yapıyor.

You must be logged in to post a comment Login